Yrd.Doç.Dr.
Sadegül AKBABA ALTUN(*)
Dr.Arif ALTUN(**)
I-
İnternet ve Eğitim
En genel tanımı ile İnternet, dünya
çapında bilgisayarların birbiri ile bağlandığı ağ olarak tanımlanabilir. Boldt,
Gustafson ve Johnson (1995)’a göre İnternet, öğrencilerin öğrenme
alışkanlıklarını ve deneyimlerini zenginleştirmek için kullanabilecekleri
mükemmel bir araçtır (1). Bu aracın kullanılmasında ilk hedef, öğrencileri
İnternet ile tanıştırıp, onların dünya çapında oluşturulmuş bu ağın bir parçası
olma tutumlarını kazanmalarına yardımcı olmaktır. Daha ileri seviyelerde ise,
bu ağ içerisinde, öğrencilerin proje tabanlı çalışma ortamlarından etkin bir
şekilde faydalanmalarını sağlamaktır. Bu projelerin seçimi ve sınıf içerisinde
uygulanmasında ise İnternet’in öğrenme sürecinde bir araç olarak düşünüldüğü
devamlı göz önünde bulundurulmalıdır. Bu bağlamda, İnternet’in okullarda
kullanılmasının öğrencilere aşağıdaki kazanımları sağlayacağı düşünülmektedir:
* İnternet, bireylere bilgileri
karşılıklı paylaşma ortamı yaratır ve diğer kullanıcılar ile fikirlerini
tartışma olanağı sunar.
* İnternet, belli bir öğrenci ve
öğretmen grubuna, ortak ilgi alanları çerçevesinde farklı bölgelerdeki
insanlarla iletişim olanağı sağlar.
* İnternet, öğrencilere kendi
kendilerine dünya çapındaki bu ağ üzerinde arama ve araştırma yapma becerileri
kazandırır. Uygun tekniklerle bu kazanımlar erişilen bilgileri etkin kullanma
davranışlarına da dönüştürülebilir.
Wilson ve Marsh II (1995) İnternete
erişimin öğrencilere kazandıracağı iki önemli girdiye dikkat çeker (2).
Bunlardan ilki, öğrencilerin İnternet’i iletişim, araştırma yapma, bilgiye
ulaşma ve paylaşma becerileridir. Yazarlar, bu becerileri etkin kullanan
bireylerin veya bu becerileri kullanma yönünde motive edilen bireylerin
kendilerini mezuniyet sonrası bilgi-merkezli teknolojik bir ortama daha
avantajlı hazırlayacaklarını savunurlar. Bu durumda İnternet öğrencilere, birer
öğrenci birey olarak yapıcı bir rol yükler ve her öğrenci birer araştırmacı,
iletişimci ve beraber çalışmaya istekli bireyler olarak, kendi bilgi kümelerini
kendileri oluştururlar. Diğer önemli girdi ise, İnternet’e erişimin, sınıf
duvarlarının da içinde bulunduğu tüm sınırları kaldırmasıdır. Bu durumda
İnternet, öğrencilerin kendi kendileri ile uğraşmalarını ve kendilerini
terkedilmiş hissetmelerini önleyecektir. Böylece, öğrencilerin iletişim yönünde
özgüven sağlayacakları düşünülmektedir.
Parmley’e göre (1994) ise İnternet
sayesinde öğrenciler sınıf içi projeler ile fikirlerini paylaşabilecek, gerekli
bilgilere ulaşabilen ve eleştirel düşünce becerilerini kullanabilecek bireyler
olarak yetişeceklerdir (3).
Öğrencilerin yanısıra öğretmenler de
İnternet’ten etkin bir şekilde faydalanabileceklerdir. Seguin ve Seguin (1995)
öğretmenlere, program değişimi, iş imkanları ilanı ve bunlardan faydalanmak,
yardım fonları oluşturmak veya yardım fonları bulmak, kendi aralarında
eşzamanlı veya eşzamansız konferanslar düzenlemek, kendilerinin veya
öğrencilerin yaptıkları çalışmaları yayınlamak yönünde faydalanabileceklerini
önermektedir (4). Buna ilaveten, hazırlanacak veritabanları üzerinden ders
planları, aktiviteler vb. çalışmalar daha geniş bir öğretmen kullanıcı kitlesi
ile etkin bir biçimde kullanılabilecektir.
İnternet verilere kolay ulaşma imkanı
da sağlamaktadır. Clemmit (1996)’e göre, İnternet fen bilgisi ve sosyal bilgisi
öğretimi için, erişimi kolay, oldukça geniş bir perspektifde bilgiye erişim
sağlamaktadır (5). Dyril ve Kinnamen (1995) de, internetin öğrencilerle öğretmene
başka bir araç ile böylesine kolay ve etkin bir iletişim imkanı
sunulamayacağını iddia ederek, böylesi bir uygulama ile öğrenci-öğretmen
ilişkilerinde gerçek yaşama uygun modeller sunabileceğini belirtmektedir (6).
İnternet, okullarda okuma-yazma becerilerinin
öğretiminde de etkin bir şekilde kullanılabilir. Örneğin, öğrenciler okudukları
bir metni, İnternet üzerinden okudukları parçalar hakkında düşüncelerini
paylaşabilirler. Okuma becerilerini geliştirici aktiviteler ile, öğrencilere
okudukları hakkında yorum, analiz ve sentez yapma becerileri kazandıracağı
gibi, öğrencilerin ilgi alanları hakkında da bilgi sahibi olunabilir.
İnternet’in sınıf içerisinde
kullanımının etkilerini araştırdığımızda, aşağıdaki hususlar eğitimin geleceği
konusunda bize bir takım bilgiler verebilir;
*
Öğrenme ve fikirlerin paylaşımı: Eğitimin temel
hedeflerinden birisi fikirlerin öğrenilmesi; İnternet’in ise fikirlerin
paylaşımıdır. İnternet’in eğitime girdi olarak katkısının oldukça etkin olduğu
düşünülürse, bu ortamda insanların birbirlerinden öğrenme becerilerini
geliştireceği düşünülebilir.
*
İletişim tam öğrenmeye zemin hazırlar: Bir
konunun gerçek hayatla kurulan bağlantısı, öğrencilerin o konuyu tam
öğrenmelerinde önemli katkı sağlar. Gerçek hayat ile öğrenme alanları
arasındaki bu bağ ise iletişim ile olur. İnternet böyle bir iletişim için
önemli bir araçtır. Yabancı dil olarak, bir öğrencinin İngilizce öğrendiğini
düşünelim. İnternet üzerinden, o dilde yazılmış dergileri okuyabilir, İngilizce
yazışmak için kendisine arkadaş bulabilir; ve İngiliz tarihi ve kültürü
hakkında bilgi edinip kendi kültür ve değerlerini paylaşma ortamı bulabilir.
Tüm bu konularda, öğrenci öğrenme ortamı içerisinde gerçek yaşamdan kesitler de
kullanarak tam öğrenme süreci içerisinde eğitim alma fırsatını yakalar.
*
Kendi kendine öğrenmeye hazır öğrenciler özgüveni olan öğretmenler isterler:
Eğitimin etkisi bazı alanlarda oldukça
belirgindir. Özellikle İnternet üzerinde oldukça geniş bilgiye ulaşan
öğrenciler, fiziksel olarak okul içerisinde ve okul dışında ulaşamayacakları
kaynaklara erişim imkanı bulacaklardır.
Etkin ve kendi kendine öğrenmeye hazır
öğrenciler, bazı durumlarda kendi öğretmenlerinden daha fazla bilen durumuna
geçebileceklerdir. Bu durumda, öğretmenlerin kendilerini bu durumlara karşı
hazırlamaları gerekmektedir. Ayrıca, kendi özgüvenlerini kaybetmeden,
öğrencileri devamlı öğrenmeye teşvik edici bir tutum içerisinde
bulunmalıdırlar. Bu durumda, öğretim kavramı bir takım bilgilerin aktarımı
olmaktan çok, öğrenmeyi öğretme olarak yeniden tanımlanacaktır.
*
Ders kitapları bazen yanılabilir: Öğrenciler
araştırdıkça, bazı sorulara birden fazla doğru cevabın bulunduğunu
keşfedeceklerdir. İnternet, bu durumda kendilerine bir çok görüş açısı
sunacağından, öğrenciler farklı yorumlarla tanışacaktır. Bu süreç içerisinde,
öğrenciler ileri düşünme becerilerini geliştirebilecek olup, bu süreç
içerisinde analiz ve sentez yapma becerileri oldukça önem kazanacaktır.
II-
İnternet’in Sınıflarda Eğitim Aracı Olarak Kullanım Uygulamaları
Bu bölümde İnternet’in sınıflarda
eğitim aracı olarak kullanımında en çok kullanılan uygulamalardan örnekler
sunulup, bu uygulamaların sağladığı olanaklar tartışılacaktır.
a)
Etkileşimli (Öğretici-bilgi aktarıcı) ortam: Testler, formlar, veritabanları
Bu tür uygulamalar oldukça detaylı ve
planlı bir tasarım gerektirir. Bu tür uygulamaların bir avantajı ise formların
veya testlerin omurgasının bir defa hazırlanması ile değişik zamanlarda,
değişik ortamlara adapte edilmesi oldukça kolay olacaktır. Böylece, değişik yerlerde
kullanılacak olan bu tür uygulamalar, sunulan eğitime çeşitlilik katacaktır. Bu
tür uygulamalar ise eşzamansız uzaktan eğitimin avantajlarını öğrencilere
sunacak, öğrenciler günün istedikleri vaktinde, dünyanın herhangi bir yerinden
bu ortama ulaşabileceklerdir.
Eğitimciler, bu uygulamalar sayesinde,
öğrencinin ihtiyaçlarını ve performanslarını tespit edip, bu ihtiyaç ve
performansları temel alarak etkileşimli öğrenci profilleri geliştirebilirler.
Bunun bir örneği olarak, öğrenci derslere değişik zamanlarda katıldığı zaman,
onlara kaldığı yerden devam edebilme; sunulan testlerde eksik olan alanlara
doğrudan erişim fırsatı sunabilme, gibi aktiviteler düşünülebilir.
b)
Sanal Dershane: List-serv, tartışma odaları, mesaj panoları
List-servler, elektronik metin
ortamında sanal dershane uygulamalarından birisidir. Bu ortamda, elektronik
posta uygulamaları ve ses, grafik, 3 boyutlu uygulamalar ve form-tabanlı anket
uygulamaları düşünülebilir.
* Süreç: Elektronik posta,
öğretmen-öğrenci veya öğrenci-öğrenci arasında bir iletişim kanalı sunar.
* İçerik/Tartışma: WWW ortamında formal
sınıf içeriği sunulur. Söz konusu haftada veya konuda öğretim elemanının
sunduğu bilgi ve ilişkili bilgiler tartışma içeriğini oluşturur. List-servler öğrencilere
bu konuları tartışma, okunulan konulara karşılık verebilme, açıklanmasını
istedikleri konularda daha fazla bilgi isteyebilecekleri bir ortam olanağı
sunar.
* Öğrenci ödevleri: Sınıf list-serv ü
aynı zamanda öğrencilere verilen ödevlerin sınıf öğretmeni ve diğer sınıf
öğrencileri tarafından okunmasına olanak verir.
Tartışma (Sohbet) Odaları ise daha
formal yapıda olan list-serv lara nazaran daha az formal yapıya sahiptir.
Tartışma odalarında, belirlenen konular çerçevesinde, eşzamanlı ses, sesli
görüntü veya metin tabanlı olarak eşzamanlı veya eşzamansız olarak
düzenlenebilir. Bu alanlarda öğrenciler ders öğretmeni ve ders arkadaşları ile
belirlenen konular üzerinde sohbet ortamı bulabileceklerdir.
c)
Proje-tabanlı eğitim:
İnternet, yapısı gereği, inanılmaz
derecede fazla sayıda ve değişik konularda bir bilgi bankası olarak karşımıza
çıkmaktadır. Bu özelliğinden faydalanarak, öğrenciler kontrollü, bağımsız
projeler hazırlayabilirler. Bu tür uygulamalar, yüz yüze eğitimde oldukça sıkça
kullanılmaya başlanmış olup, internet üzerinden yapılacak eğitimde de önemli
bir yer tutacaktır. Nitelik açısından tartışılmaya açık bir çok yönü olmasına
karşın, bu tür uygulamaların etkili kullanımı değişik araştırma sorularına da
konu olabilecek yapıdadır.
d)
Olay-tabanlı Eğitim
İnternet, siber ortamda
gerçekleştirilen olayları bilgisayarımıza taşıyarak uzaklık kavramını yeniden
tartışmaya açıyor. Özellikle sanat ve bilim alanında oldukça etkin kullanım
alanı bulunan bu tür uygulamalar, öğrencilere dünyanın değişik bölgelerinde
gerçekleştirilen olaylara eşzamanlı veya eşzamansız katılma ortamı
sağlayacaktır. Örneğin, bir müzenin on-line olarak gezilmesi, bir uzay aracının
uzaya fırlatılışının gözlemlenmesi, bir müzisyenin verdiği konseri izleyebilme
gibi.
Hazırlanan ders programına bu tür
olayların ve siber gezilerin eklenmesi, anlamlı öğrenme ortamı yaratacağı gibi,
öğrencilerin dünyanın değişik bölgelerinde yaşıtları ile etkileşimini de
başlatmış olacaktır.
III.
İnternet Üzerinde Düşünülmesi Gereken Konular ve Sorunlar
İnternet’in sınıf içinde
kullanılmasının ötesinde daha geniş bir pencereden bakıldığında, internet
kullanımının getirdiği önemli sorunlar ve konular bulunmaktadır. Aşağıda bu
konu ve sorunlar ele alınmıştır.
*
İnternet’e sahip olanlar ve olmayanlar: Yeni
sunulan teknoloji ile karşılaşıldığında sorulacak en önemli sorulardan birisi,
bu teknolojinin KİM İÇİN sorusudur. Bilgisayarlar, sadece zengin insanlara,
zengin insanların çocuklarını gönderdiği okullar da mı bulunmalıdır? Bu
noktada, kimin sahip olması kimin sahip olmaması arasındaki fark azaltılacak,
böylece bilgi herkese ulaşmış olacaktır. Bu da eğitim de eşitliği
perçinleyecektir. Ancak, burada diğer önemli bir nokta da bu imkana sahip
olmayan okullarda da bilgiye ulaşmadaki uçurum gittikçe artacaktır.
*
Öğretim: Bir an bilgisayarların her yere
kurulduğunu varsayalım. Bir sonraki soru ise, bilgisayarları kullanacak
öğretmenlerin eğitiminin nasıl yapılacağı sorusudur. Okul, bilgisayarları
mevcut programa nasıl entegre edecektir? Yönetim, internet üzerinden
görülebilecek olan pornografik sitelere, başka bilgisayarlardan okul ağına
yönelik bilgisayar korsanlarına ve ekipman hırsızlığına karşı ne tür önlemler
alacaktır? Bu konulara yönelik verilecek eğitimin nasıl olacağı ise oldukça
göreli olabilecektir. Öğretmenlerin eğitimi basit bir kelime işlem programının
nasıl kullanılacağını öğretmekle sınırlı kalmamalı, bu konular da ciddi bir
şekilde ele alınmalıdır.
*
Finansman: Şüphesiz, buraya kadar
anlattıklarımızın hepsinde ortak sorun olarak finasmanı görüyoruz. Okulların
bilgisayar donanımı, sınıf içerisine bir kara tahta koymak veya okul
kütüphanesine kitap alıp raflara koymak ile karıştırılmamalıdır.
Bilgisayarların okula alınmasında;
• Düzenli bakım
• Yazılım ihtiyaçlarının karşılanması
• Yazılımların güncelleştirilmesi
• Donanım eklenmesi ve tamiri gibi
konular finansman açısından gözönünde bulundurulmalıdır.
Tüm bu sorunlara ve üzerinde
düşünülmesi gereken önemli noktalara rağmen, İnternet önümüzde bize birçok
fırsatlar sunan önemli bir iletişim aracıdır. Şüphesiz, internetin
öğretmenlerin yerini alacağı düşünülmemelidir; ancak, sınıf içerisinde önemli
bir araç olarak kullanılması ve bunun nasıl daha etkin bir şekilde
kullanılabileceği üzerinde durulmalıdır. Günümüz internetinde istenilen konuda
bir çok bilgi bulunmaktadır. Bu bilgilere ulaşım, istenilen bilgilerden
ihtiyaca uygun olanlarını belirleme ve bu süreç içerisinde bilgiyi kullanan
insan kadar bilgiyi çoğaltan insan yetiştirme konusuna da değinilmelidir.
(*) Abant
İzzet Baysal Üniversitesinde Öğretim Üyesi.
(**)Niğde
Üniversitesinde Öğretim Elemanı
(1)Boldt, D.
J., Gustafson, L. V., & Johnson, J. E.. “The Internet: A curriculum
warehouse for social studies teachers”, Social Studies, Sayı 86 , (1995), s.
105-116.
(2) Wilson,
E.K., &Marsh II, G.E. “Social studies and the Internet revolutions”, Social
Education, Sayı 59, (1995), s. 198-202.
(3)Parmley,
D.M. “Move over, superman”, Vocational Educational Journal, Sayı 69, (1994), s.
51.
(4)SeguinA.,
& Seguin, C. “Window to the world”, Vocational
Educational Journal, Sayı 70, (1995), s. 30-33.
(5) Clemmit,
S. “Accessible Internet data”, Science
Teachers, Sayı 63, (1996), s. 48-50.
(6) Dryl,
O.E., & Kinneman, D.E. “Telecommunications: Gainning access to the world”,Classroom Computer Learning, New Technology
and Learning, Sayı 16, (1995), s. 22-31.