HALK EĞİTİM MERKEZLERİNDE GÖREVLİ ÖĞRETMENLERİN BİRER YETİŞKİN EĞİTİMCİSİ OLARAK EĞİTİM İHTİYAÇLARI
 
 

ŞABAN ÇETİN (*)

GİRİŞ

Bilim ve teknolojide yaşanan hızlı değişim, toplumları etkilemekte ve değişmelerine neden olmaktadır. Öyle ki günümüzde artık toplumlar tarım toplumu, sanayi toplumu, bilgi toplumu şeklinde adlandırılmaktadır. Bu, sözü edilen değişimin en basit örneğidir. Toplumların değişim sürecine hızlı bir şekilde uyumu eğilimi, bilim ve teknolojinin gerisinde kalmama isteği onları eğitilmiş insan problemiyle yüz yüze getirmektedir. Bu nedenle bugün tüm ülkelerce nitelikli insan gücünün yetiştirilmesinde eğitimin önemi ve gereği anlaşılmıştır.

Diğer taraftan sürekli eğitimin slogan haline geldiği günümüzde eğitim dendiğinde artık örgün eğitimin yanı sıra "Yaygın Eğitim" veya "Yetişkin Eğitimi" de akla gelmektedir. Çünkü bilim ve teknolojideki gelişmelerin neden olduğu toplumsal değişmelere ayak uydurmada örgün eğitim tek başına yeterli olmamaktadır. Bundan dolayı bugün gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülkede yetişkin eğitimi alternatif bir yaklaşım olarak görülmektedir. Bu nedenle yetişkin eğitiminin eğitim sistemi içerisindeki önemi artmıştır.

Ancak etkin bir yetişkin eğitiminin gerçekleşmesi bu konuda iyi yetişmiş öğretmenlerle mümkündür. Çünkü amaçları, sonradan yakaladıkları eğitim imkânlarından yararlanarak bu konuda mahrumiyetlerini gidermek olan yetişkin kitle farklı özelliklere sahip bireylerden oluşmaktadır. Bu nedenle bu kitlenin homojenliğinden söz etmek güçleşmektedir. Diğer taraftan yetişkin eğitiminin aşağı yukarı evrensel olarak kabullenilen tek işlemi meslek öğretimidir.(1)

Dolayısıyla yetişkinlere yönelik sosyal içerikli programların yanı sıra büyük ölçüde meslekî amaçlı programlarda uygulanmaktadır. Bu nedenle becerilerin de kazandırılması söz konusu olduğunda öğretimin uygulamalı yapılması, hazırlık, anlatma, gösterme, yaptırma, izleme ve hataları düzeltme gibi safhalarla tamamlanması gerekmektedir. Bu safhalar öğretmensiz tamamlanamayacağından öğretmenin yetişkin eğitimdeki yeri ve önemi daima güncelliğini korumaktadır.(2)

Ülkemizde 1930’lu yılların başında gündeme gelen yetişkin eğitimcisi yetiştirilmesi konusu; Eğitmen Kursları, Köy Enstitüleri, Gezici Köy Kurs Öğretmeni Yetiştirme Merkezleri, Kız ve Erkek Sanat Yüksek Öğretmen Okullarıyla doğrudan ve dolaylı olarak uygulamaya dönüşmüştür. Ancak bu kurumlar değişik nedenlerle kapatılmışlardır.

Bugün Boğaziçi Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Marmara Üniversitesi olmak üzere üç üniversitemiz bünyesinde lisans ve lisanüstü düzeyde yetişkin eğitimi alanında düzenleyici ve yönetici olarak ihtiyaç duyulan elemanları yetiştirmek üzere programlar uygulanmaktadır.

Bunların yanında halk eğitim merkezlerinde ayrı bir öğretmen modeline ihtiyaç duyulduğu gerekçesiyle 1992 yılında Gazi Üniversitesi bünyesinde Meslekî Yaygın Eğitim Fakültesi kurulmuştur.

Fakültede uygulanan programlarda yetişkin eğitimi, yaygın eğitimde kurs organizasyonu gibi derslere yer verilmektedir. Ancak bu konuda uygun program türlerinin geliştirilmemiş ve geçerli formasyon standartlarının net bir şekilde oluşturulamamış olması, bu okul mezunlarını istihdam eden Millî Eğitim Bakanlığı’nın benzer programların uygulandığı Meslekî Eğitim Fakültesi mezunlarıyla aynı atama kapsamında konuya bakmasına sebep olmaktadır. Dolayısıyla da Meslekî Yaygın Eğitim Fakültesinden mezun olan öğretmen adaylarının atanmalarında Halk Eğitim Merkezleri ve Meslek Liseleri ayrımı gözetilmemektedir.

Bugün ülkemizde, çeşitli bakanlıklar, mahallî idareler, üniversiteler ve meslek kuruluşları tarafından yetişkin eğitimi faaliyetleri düzenlenmektedir. Ancak sayıları üç yüzün üzerinde olan kamu, özel kurum ve kuruluşları içerisinde, yetişkin eğitimi etkinliklerinin sürekliliği, program çeşitliliği, yetişkin eğitimi hizmetlerinin ulaştığı kitle açısından durum incelendiğinde ilk sırayı Millî Eğitim Bakanlığı almaktadır. Bünyesindeki Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü aracılığıyla yetişkin eğitimi faaliyetlerinin büyük bir bölümünü yürütmektedir.

Başta Halk Eğitim Merkezleri olmak üzere, Çıraklık Eğitim Merkezleri, Pratik Kız Sanat Okulları, Olgunlaşma Enstitüleri, Endüstri Pratik Sanat Okulları, Yetişkinler Teknik Eğitim Merkezleri Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak yetişkinlere yönelik faaliyetler düzenleyen kurumların başlıcalarıdır.

Ancak ülkemizde yetişkin eğitimi faaliyetlerinin en kapsamlısının yürütüldüğü Halk Eğitim Merkezlerinde genellikle yetişkin eğitimi alanında gerekli formasyona sahip olmayan elemanlardan yararlanılmaktadır. Diğer taraftan 1980-1996 yılları arasındaki onaltı yıllık zaman periyodu, yetişkin eğitimi ile ilgili olarak düzenlenen hizmet-içi eğitim seminerleri açısından irdelendiğinde konuyla ilgili kayda değer bir yaklaşıma rastlanmamıştır. Bu durum yetişkin eğitiminin etkin bir şekilde yapılmasını olumsuz yönde etkilemekte, kalitenin düşmesine neden olmaktadır. Bu konuda yapıcı bir takım düzenlemelere gidilebilmesi için yetişkin eğitiminde görev alacak eğitici personelin yetişkin eğitimciliğiyleilgili mevcut durumun bilinmesi gerekmektedir. Bilindiği gibi eğitimde yenileştirme hareketlerinden beklenen başarının elde edilmemesinin en önemli unsuru iyi yetiştirilmemiş, öğretmenlerdir.(3)

Bu nedenle alanda istihdam edilen eğici personelin yetişkin eğitimiyle ilgili olarak hizmet içinde nitelikli bir şekilde yetiştirilebilmesi için konuyla ilgili eğitim ihtiyaçlarının belirlenmesine gerek vardır.

Eğitim ihtiyacı saptama işlemi, programlı bir eğitim çalışmasının ilk kademesini oluşturmaktadır. Bu nedenle plânlamanın zorunlu bir aşamasıdır. Bu aşama geçilmedikçe diğer aşamalara geçmek mümkün olmamaktadır.(4) Eğitim öğretimde mevcut durum ile olması beklenen durum arasındaki boşluk eğitim ihtiyacıdır. (5) Bu boşlukta en sağlıklı bir biçimde eğitim ihtiyacının belirlenmesiyle doldurulabilir.

Halk Eğitim Merkezlerinde birer yetişkin eğitimcisi olarak görev yapmakta olan öğretmenlerin yetişkin eğitimciliğiyle ilgili yeterliklerinin ortaya konması ve bu konudaki eğitim ihtiyaçlarının saptanması bu araştırmanın genel amacını oluşturmaktadır.

Bu genel amaca uygun olarak aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır:

1. Halk Eğitim Merkezlerinde görev yapmakta olan öğretmenlerin yetişkin eğitimiyle ilgili olarak insan ilişkileri, yetişkin öğretim ilke ve yöntemleri ve yetişkin psikolojisi boyutlarındaki yeterliklerine ilişkin öğretmen ve kursiyer görüşleri arasında anlamlı bir farklılık var mıdırş

2. Yetişkin eğitimiyle ilgili boyutlardaki yeterliklere ilişkin öğretmen görüşleri branşlarına ve eğitim seviyelerine, kursiyer görüşleri ise katıldıkları kurs türüne ve eğitim seviyelerine göre anlamlı bir farklılık göstermekte midir?

Bu araştırmanın çalışma evrenini Ankara il merkez ilçelerindeki Halk Eğitim Merkezlerinde görev yapmakta olan kadrolu ve kadrosuz usta öğreticiler dışındaki, kadrolu öğretmenler ve bu merkezlerde açılan kurslara katılan kursiyerler oluşturmaktadır.

Araştırmanın örneklemini belirlemede küme örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Öncelikle Ankara ili merkez ilçelerindeki 8 Halk Eğitim Merkezi arasından 4 tanesi random yöntemiyle seçilmiş, bu merkezlerde açılan kurslardan en çok katılımcısı olan iki kurs belirlenerek bu kurslar da görevli tüm öğretmenlere ve belirlenen kurslara katılan tüm kursiyerlere anket uygulanmıştır.

Araştırmada bilgi toplama aracı olarak anket kullanılmıştır. Kullanılan anket iki bölümden oluşmaktadır; Birinci bölümünde bazı kişisel sorulara yer verilen anketin ikinci bölümü Halk Eğitim Merkezlerinde görevli eğitici personelin yetişkin eğitimiyle ilgili yeterliklerinin değerlendirilmesine ilişkin, farklı üç boyuttaki yeterlikleri kapsayan toplam 57 sorudan oluşmaktadır.

Halk Eğitim Merkezlerinde görevli öğretmenlerin yetişkin eğitimcisinin yeterlikleri konusunda kendilerini ve kursiyerlerin öğretmenlerini değerlendirmelerine ilişkin görüşlerini tespit etmek üzere hazırlanan anketler yoluyla toplanan veriler, bilgisayarda değerlendirilmek üzere tek tek kodlanarak formlara aktarılmış, bilgilerle ilgili istatistiksel işlemler bilgisayarda SPSS (Statistical Package For Social Sciences) paket programı aracılığıyla yapılmıştır.

Anketlerdeki her sorunun frekans ve yüzde dağılımları alınmış, ortalama ve standart sapmaları hesaplanmıştır. Sorulara öğretmenlerin verdikleri cevapların aritmetik ortalaması ile kursiyerlerin verdikleri cevapların aritmetik ortalaması arasındaki fark "t" testine tabi tutulmuş ve farkın manidar olup olmadığı 0,05 düzeyinde kontrol edilerek her soruya ilişkin veriler tablolaştırılmıştır.

BULGULAR VE YORUM

Araştırmanın bu bölümde Halk Eğitim Merkezlerinde çalışan ve örnekleme giren öğretmenlerin yetişkin eğitimcisinin yeterlikleri açısından kendilerini, kursiyerlerin öğretmenlerini değerlendirmelerine ilişkin bulgulara yer verilmiştir.

1. İnsan ilişkileri Boyutundaki Tüm Yeterliklerde öğretmenlerin Kendilerini ve Kursiyerlerin Öğretmenlerini Değerlendirme Durumu

Örnekleme giren öğretmenlerin % 61’i "insan ilişkileri" boyutunda kendilerini "Büyük ölçüde", % 32’si "Tamamen", çok az bir bölümü de (%7) "Kısmen" yeterli bulmaktadırlar.

Diğer taraftan örnekleme giren kursiyerlerin % 49,2’si "insan ilişkileri" boyutunda öğretmenlerini "Kısmen", % 44’ü "Büyük Ölçüde" önemsiz bir bölümü de (% 5,2) "Tamamen" yeterli bulmaktadırlar.

Öğretmenlerin kendilerini, kursiyerlerin öğretmenlerini konuyla ilgili tüm yeterliklerde değerlendirmelerine ilişkin görüşleri analiz edilerek analiz sonucu bulguları "Tablo 1" de verilmiştir.

Tablo 1. İnsan İlişkileri Boyutundaki Tüm Yeterliklerde Öğretmenlerin Kendilerini ve Kursiyerlerin Öğretmenlerini Değerlendirmelerine İlişkin "t" Testi Sonuçları
 
Öğretmen Kursiyer
Yeterlik Boyutu X1 S1 N X2 S2 t
İnsan İlişkileri 70 4,24 0,19 340 3,51 0,12 29,8*

* P<0,05 SD= 408

"Tablo 1" incelendiğinde öğretmenlerin "İnsan İlişkileri" boyutunda kendilerini değerlendirmeleri ile kursiyerlerin aynı konuda öğretmenlerini değerlendirmelerine ilişkin görüşlerinde ortalamalar arasında anlamlı bir farklılığın olduğu görülmektedir.

Bu verilere dayanılarak öğretmenlerin kendilerini "İnsan İlişkileri" boyutunda yeterli bulmalarına karşın, kursiyerlerin öğretmenlerini bu konuda tam anlamıyla yeterli bulmadıkları, öğretmenlerinin insan ilişkileri konusunda izlemiş oldukları mevcut yaklaşımlarından daha farklı yaklaşımlar içerisinde olmalarını bekledikleri söylenebilir.

Diğer taraftan "İnsan İlişkileri" boyutundaki yeterlikler konusunda öğretmen ve kursiyer görüşlerine göre bazı kritik dağılımlar şöyle açıklanabilir:

Öğretmenler "İnsan İlişkileri" boyutundaki görüşleri birinci derecede "Büyük Ölçüde", ikinci derecede "Tamamen" yeterli şeklinde yoğunlaşmaktadır.

Kursiyerler ise özellikle (ufak tefek hataları hoşgörüşle karşılayabilme), (kursiyerlerin sınıf içindeki sorunlarıyla ilgilenebilme), (kursiyerlerin fikir ve değer yargılarına saygı gösterebilme), (kursun yürütülmesi ile ilgili birtakım konularda karar verirken kursiyerlerin de katılımını sağlayabilme) gibi yeterliklerde öğretmenlerini diğer yeterliklere kıyasla daha yüksek oranda (en az % 64) "kısmen" yeterli bulmaktadırlar.

2. Yetişkin Öğretim ilke ve Yöntemleri Boyutundaki Tüm Yeterliklerde Öğretmenlerin Kendilerini ve Kursiyerlerin Öğretmenlerini Değerlendirme Durumu

Örnekleme giren öğretmenlerin % 63,3’ü "Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri" boyutunda kendilerini "Büyük Ölçüde", % 30,3’u "Tamamen", % 6’sı ise "Kısmen" yeterli bulmaktadırlar.
 
 

Diğer taraftan örnekleme giren kursiyerlerin % 53’ü "Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri" boyutunda öğretmenlerini "Kısmen", % 39’u "Büyük Ölçüde", % 5’i ise "Çok Az" yeterli bulmaktadırlar.

Öğretmenlerin kendilerini, kursiyerlerin öğretmenlerini konuyla ilgili tüm yeterliklerde değerlendirmelerine ilişkin görüşleri analiz edilerek analiz sonucu bulgular "Tablo 2" de verilmiştir.
 
 

Tablo 2. Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri Boyutundaki Tüm Yeterliklerde Öğretmenlerin Kendilerini ve Kursiyerlerin Öğretmenlerini Değerlendirmelerine İlişkin "t" Testi Sonuçları
 
Öğretmen Kursiyer
Yeterlik Boyutu X1 S1 N X2 S2 t
İnsan İlişkileri 70 4,23 0,14 340 3,37 0,09 50.00*

* P<0,05 SD=408

"Tablo 2." İncelendiğinde öğretmenlerin "Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri" boyutunda kendilerini değerlendirmeleri ile kursiyerlerin aynı konuda öğretmenlerini değerlendirmelerine ilişkin görüşlerinde ortalamalar arasında anlamlı bir farklılığın olduğu görülmektedir.

"Diğer taraftan Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri" Boyutundaki yeterlikler konusunda öğretmen ve kursiyer görüşlerine göre bazı kritik dağılımlar şöyle açıklanabilir:

Öğretmenlerin "Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri" boyutundaki tüm yeterliklerle ilgili görüşleri birinci derecede "Büyük Ölçüde", ikinci derecede "Tamamen" yeterli görüşünde yoğunlaşmasına rağmen, aynı konudaki kursiyer görüşleri birinci derecede "Kısmen" yeterli görüşünde yoğunlaşmaktadır. Özellikle (Hoş olmayan ufak tefek olayları şakaya dönüştürebilme), (çalışmaları kursiyerlerin yeteneklerini geliştirici yönde düzenleyebilme), (çalışmalarla ilgili düzenleme yapmadan önce kursiyerlerin eğilimlerini belirleyebilme), (Ders işlerken derslerle ilgili mevcut araç ve gereçlerden faydalanabilme) gibi yeterliklerde öğretmenlerini diğer yeterliklere kıyasla daha yüksek oranda (en az % 71) "Kısmen", (işlenen konularla ilgili olarak uygun yerlere geziler düzenleyebilme), (çalışmalarla ilgili anlaşılır ders notları hazırlayabilme) gibi yeterliklerde ise (en az % 40) "Çok Az" yeterli bulmaktadırlar.

Tüm bu konularda elde edilen bulgular değerlendirildiğinde "Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri" boyutunda özellikle yukarıda değinilen konularda gözardı edilemeyecek sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Bu durumda öğretmenlerin belirlenen bu konularda eğitime ihtiyaçlarının olduğunu göstermektedir.

3. Yetişkin Psikolojisi Boyutundaki Tüm Yeterliklerde Öğretmenlerin Kendilerini ve Kursiyerlerin Öğretmenlerini Değerlendirme Durumu

Örnekleme giren öğretmenlerin % 64’ü "Yetişkin Psikolojisi" boyutunda kendilerini "Büyük Ölçüde", % 31’i "Tamamen" çok az bir kısmı da (%4,4) "Kısmen" yeterli bulmaktadırlar.

Diğer taraftan örnekleme giren kursiyerlerin % 64’ü "Yetişkin Psikolojisi" boyutunda öğretmenlerini "Kısmen", % 31,3’ü "Büyük Ölçüde", % 4’ü ise "Çok az" yeterli bulmaktadırlar.

Öğretmenlerin kendilerini, kursiyerlerin öğretmenlerini konuyla ilgili tüm yeterliklerde değerlendirmelerine ilişkin görüşleri analiz edilerek analiz sonucu bulgular "Tablo 3" de verilmiştir.
 
 

Tablo 3. Yetişkin Psikolojisi Boyutundaki Tüm Yeterliklerde Öğretmenlerin Kendilerini ve Kursiyerlerin Öğretmenlerini Değerlendirmelerine İlişkin "t" testi Sonuçları
 
Öğretmen Kursiyer
Yeterlik Boyutu X1 S1 N X2 S2 t
İnsan İlişkileri 70 4,24 0,17 340 3,27 0,11 44,8*

* P<0,05 SD= 408

"Tablo 3." İncelendiğinde öğretmenlerin "Yetişkin Psikolojisi" boyutunda kendilerini değerlendirmeleri ile kursiyerlerin aynı konuda öğretmenlerini değerlendirmelerine ilişkin görüşlerinde ortalamalar arasında anlamlı bir farklılığın olduğu görülmektedir.

Diğer taraftan "Yetişkin Psikolojisi" boyutundaki yeterlikler konusunda öğretmen ve kursiyer görüşlerine göre bazı kritik dağılımlar şöyle açıklanabilir:

Öğretmenlerin "Yetişkin Psikolojisi" boyutundaki tüm yeterliklerle ilgili görüşleri birinci derecede "Büyük Ölçüde" ikinci derecede "Tamamen" yeterli görüşünde yoğunlaşırken, aynı konudaki kursiyer görüşleri birinci derecede "Kısmen" yeterli görüşünde yoğunlaşmaktadır. Özellikle (Kursiyerleri çalışmalarla ilgili öğrenme korkularını yenmeleri için cesaretlendirebilme), (sorunların çözümünde kursiyerlerin tecrübelerinden de faydalanabilme), (Kursiyerlere yönelik yapıcı eleştirilerde bulunabilme) gibi konularda öğretmenlerini diğer yeterliklere kıyasla daha yüksek oranda (en az % 71) "Kısmen" yeterli bulmaktadırlar.

Tüm bu konularda elde edilen bulgular özellikle belirtilen konuların üzerinde önemle durulması gerektiğini ortaya çıkarmaktadır. Bu durum ise belirlenen bu konularda öğretmenlerin eğitime ihtiyaçlarının olduğunu göstermektedir.

Sonuç

Araştırmada elde edilen bulgulardan yola çıkılarak şu sonuçlara varılmıştır:

1. Örnekleme giren öğretmenlerin çoğunluğu, kendilerini "Büyük Ölçüde" ve "Tamamen" yeterli bulurken, kursiyerler öğretmenlerini birinci derecede "Kısmen" yeterli bulmaktadırlar.

2. Üç yeterlik boyutunda da kursiyerlerin öğretmenlere oranla görüşleri daha olumsuzdur. Ancak "Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri" boyutunda bu olumsuzluk diğer boyutlara oranla daha çok artmaktadır.

3. Öğretmenlerin üç boyutta kendi yeterliklerini algılamalarına ilişkin görüşleri branşlarına göre anlamlı bir farklılık göstermezken "Yetişkin Psikolojisi" boyutunda yüksek öğretim kurumundan mezun olmayan öğretmenlerin lehine anlamlı bir farklılık gözlenmektedir. Bu sonuçta öğretmenlerin tecrübelerinin etkili olduğu düşünülmektedir.

4. Kursiyerlerin üç boyutta öğretmenlerini değerlendirmelerine ilişkin görüşleri gerek devam ettikleri kurs türlerine gerekse eğitim seviyelerine göre anlamlı bir farklılık göstermemektedir.

Sonuç olarak kursiyerlerin yetişkin eğitimi konusunda belirlenen üç yeterlik boyutunda da öğretmenlere oranla olumsuz görüş belirtmeleri öğretmenlerin bu konudaki eksikliklerini ortaya koymaktadır.

Öneriler

1. Yetişkin eğitimi alanına öğretmen kaynağı kesin olarak tesbit edilmeli ve yetişkin eğitimcileri istihdam eden kurum olarak M.E.B. Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı Halk Eğitim Merkezlerinde kaynak birliği sağlanmalıdır.

2. Yetişkin eğitimcisinin rolü ve yeterlikleri tam olarak belirlenmelidir.

3. Halk Eğitim Merkezlerinde uygulanan programlar ihtiyaca uygun çerçeve programlar şeklinde düzenlenmelidir.

4. Halk Eğitim Merkezlerinde görev yapan eğitici personel yetişkin eğitimi konusunda kısa aralıklarla uzun süreli hizmet içi eğitimden geçirilmelidir.

5. Yetişkin Eğitimcisi yetiştirme konusunda geçerli formasyon standartları belirlenmelidir.

6. Yetişkin Eğitimcisinin gerek hizmet öncesinde gerekse hizmet içinde yetiştirilmesi sırasında öncelikle Yetişkin Psikolojisi, Yetişkin Öğretim İlke ve Yöntemleri ve İnsan İlişkileri konularına ağırlık verilmelidir.

7. Yaygın eğitim kurumlarına atamalarda, belli saat ve kredi de bu konularla ilgili dersleri almış olma şartı getirilmelidir.

8. Yetişkin eğitimi ve eğitimciliği konusunda Millî Eğitim Bakanlığı ve Üniversiteler arasında işbirliği sağlanmalıdır.

9. Gerek Halk Eğitim Merkezlerinde, gerekse merkeze bağlı mahallî birimlerde açılacak olan kurslarda görev olacak personelin en az fakülte mezunu olmasına dikkat edilmelidir.

10. Bu alanda yapılan çalışmalardan elde edilen sonuçlar titizlikle ele alınmalıdır.

(*) Gazi Üniversitesi Meslekî Yaygın Eğitim Fakültesi Araştırma Görevlisi.

(1) Jhon Lowe, Dünyadaki Yetişkin Eğitimine Toplu Bakış, Çev: T. Oğuzkan, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, Ankara, 1985, s.33.

(2) Haydar Taymaz, Öğretmen Yetiştirmede Koordinasyon, M. E. B. Yayınları, Ankara, 1992, s.507

(3) Tayyip Duman, Türkiye’de Ortaöğretime Öğretmen Yetiştirme, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 1991, s.2

(4) Haydar Taymaz, Hizmet İçi Eğitim Kavramlar İlkeler Yöntemler, Personel Eğitimi Geliştirme Merkezi, Ankara, 1981, s.23

(5) Leyla Küçükahmet, Hizmet İçi Eğitim, Gazi Üni. İletişim Fakültesi Matbaası, Ankara, 1992, s.26