MİLLİ EĞİTİM DERGİSİ

Sayı 157

Kış 2003


Yazılı Ders Materyallerinde İllüstrasyon Kullanımının Yeri ve Önemi

Ahmet Ş. İŞLER*

 

YAZILI DERS MATERYALLERİNDE İLLÜSTRASYON KULLANIMININ DAYANDIĞI TEMEL İLKELER VE SAĞLADIĞI KATKILAR

İçinde bulunduğumuz bilgi çağında, mevcut bilgi hacmini hızlı ve etkili bir şekilde işleme ihtiyacı her geçen gün artmaktadır. Bu hızlı ve yoğun bilgi işleme sürecinde “görselleştirme” günlük yaşantımız için olduğu kadar eğitim yaşantımız için de giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Çünkü bir çok insanda görsel materyallerin yazıya oranla daha geniş bir kitle tarafından daha kolay anlaşılacağı düşüncesi hakimdir. Ayrıca, görsel materyallerin bir iletişim aracı olarak yazılı materyallere göre daha evrensel olduğu söylenebilir. Winarski, ise “bir resim binlerce kelimeye eşdeğerdir” derken bir iletişim aracı olarak resimlerin ifadeci gücünden bahsetmektedir.1

Bir hikâye anlatılırken insan beyni eş zamanlı olarak kelimeleri görüntülere çevirmekle meşgul olmaktadır. Örneğin “otomobil” dendiğinde, onu kafamızda şekillendirmek için bu kelimeyi harflere göre düşünmek yerine otomobilin nasıl bir şey olabileceğini beynimizde şekillendirmeye çalışırız. Hatta aşk, nefret, güç gibi soyut kavramları ifade eden kelimeleri birtakım görsel betimleme biçimleri ile bütünleştiririz. Elimize bir kitap aldığımızda ise ilk olarak ondaki resimli sayfaları çeviririz. Hatta bu eğilim, resimlere daha fazla bağlı olan daha düşük yaş ve okur yazarlık düzeyine sahip gruplarda daha belirgindir.

Gerek geçmişte gerekse günümüzde pek çok alanda bir öğreti aracı olarak resimlerden faydalanılmış ve hâlâ faydalanılmaktadır. Hatta tarihte ilk kez M.Ö. 3000 ve 2500’lü yıllarda ortaya çıkan ve ilk yazı örnekleri olarak bilinen çivi yazısının Mezopotamya’da resim şeklindeki işaretlerden doğup geliştiği bilinmektedir. Aynı şekilde M.Ö. 600 – 500 yıllarında kullanılmaya başlayan Çin yazısı da resim şeklindeki işaretlerden doğmuştur.2, 3 Yaklaşık M.Ö. 30.000.000 yılarında yapıldığı düşünülen, Fransa, İspanya ve Afrika’da bulunan mağara resimleri görsel iletişimin ilk örnekleri olarak değerlendirilmektedir. Uzmanlar bu resimlerin bir avdan önce şans getirmesi için ya da avdan sonra da onu kutlamak için yapıldığını düşünmektedirler. Antik Mısır medeniyetinde de güçlü bir hayvan olan boğa kanun yapıcıları simgeleyen bir sembol olarak kullanılmıştır.4 Erken Hıristiyanlık döneminden itibaren pek çok sanat eserinde olduğu gibi kilise duvarlarına yapılan ve İncil’den değişik sahneleri yansıtan resimler etkili dinsel öğreti aracı olarak kullanılmıştır.5 Resimlerin bir iletişim ya da öğreti aracı olarak kullanılması teknolojik ve toplumsal gelişmeler paralelinde zamanla değişim gösterse de önemini hiçbir zaman yitirmemiştir.

Read ve Langer resimle ifade edilen düşüncelerin dil yolu ile ifade edilenlere göre daha az önemli ya da geçerli olduğu yönündeki düşünce eğilimlerini sorgulamıştır.

Read resimleri, duygu ve düşüncelerin “sembolik kristalleşmesi” olarak tanımlamıştır.6 Arnheim ise yalnızca kelimelerin düşünceleri açık bir şekilde ifade edemeyeceğini belirtmektedir.7 Basım yayın tekniklerinin en ileri noktaya geldiği günümüzde dahi yazılı materyallerin çoğunlukla resimlerle birlikte kullanılması Langer’in düşünceleri ile örtüşmektedir. Resimli çocuk kitaplarından gıda ambalajına ya da bir tiyatro afişine kadar bir çok konuda çoğunlukla yazı tek başına yeterli olmamakta, etkili bir iletişim için sürekli resim, şema ya da diyagramlarla desteklenmektedir. Çünkü bazen hem yazı hem de resim tek başına yeterli olmamakla birlikte ancak her ikisi birlikte kullanıldığında etkili bir etkileşim ya da iletişim gerçekleşebilmektedir. Fakat eğitim söz konusu olduğunda bir öğrenme şekli olarak bu yöntem dil ile öğretime göre daha az kullanılmakta ve daha az kabul görmekte olduğu söylenebilir. Bu durumu dil ile değil de resimle ifade edilenlerin irrasyonel olduğu şeklindeki yanlış düşüncelere bağlayabiliriz.8

İster tek başına isterse yazı ile birlikte kullanılsın görsel materyallerin öğrenmeye olan katkısı yadsınamaz bir gerçektir. Dolayısıyla son yıllarda ülkemizdeki yazılı ders materyallerindeki illüstrasyon kullanımında bir artış olduğu görülmektedir. Ancak kullanılan illüstrasyonların niteliği için aynı şeyleri söylemek mümkün değildir. Aslında bu konuda söylenecek çok şey olsa da bunların bir çoğu bu araştırmanın kapsamı dışında bırakılmıştır. Yine de kitapların görsel tasarım kısmının bu işin uzmanı kişilerce yapılması gerekirken genelde kitabı yazanın/yazanların estetik ölçütleri doğrultusunda mevcut matbaanın kadro imkânlarına göre gelişi güzel yapılması ve denetim yetersizliği bu konudaki olumsuzlukların temeli olarak gösterilebilir.

Breitenbach, kitaplarda yer alan illüstrasyon kullanımını üç ana başlık altında sınıflandırmıştır; ilk olarak, yazının bir açıklama olarak eşlik ettiği fakat ağırlığın resim üzerine olduğu illüstrasyonlar. İkinci olarak özel bir metin için hazırlanan illüstrasyonlar. Bu gruptaki illüstrasyonlarda öncelik metne verilirken kullanılan illüstrasyonlar metni açıklamak ya da kapsamını daha da genişletmek için kullanılmaktadır. Son olarak metin ile çok az ilişkisi olan ya da hiçbir ilişkisi bulunmayan, tamamen dekoratif amaçlı illüstrasyonlar.9

Perry Nodelman’a göre bir resimli kitap üç farklı anlatım şeklini içermektedir; sözel anlatım, resimsel anlatım ve her ikisinin bileşiminden kaynaklanan anlatım şekli.10 Başarılı bir metin illüstrasyon bileşiminde her iki öge bir bütün olarak algılanmakta ve izleyen illüstrasyonları metnin tamamlayıcı bir parçası olarak anımsamaktadır.11 Ayrıca, illüstrasyonların kullanıldığı yazılı materyallerde metne dayalı ve resme dayalı anlatım şekli kaynaştırlmış olarak yer alırken her iki öge birbirini yorumlar nitelikte olmaktadır.12

Belirli bir düşünce ya da mesajı aktarmada metne destek olsun diye tasarlanan illüstrasyonlar eğlendirici nitelikte olmakla birlikte pek çoğumuz üzerinde güçlü bir etkiye sahiptirler. Bu nedenle yazı ile birlikte illüstrasyonların kullanıldığı eğitim materyallerinin öğrenciler için hem motive edici hem de çekici olabileceğini söyleyebiliriz.

Bilindiği gibi illüstrasyonlar eğitim amaçlı kullanılabilmekte ve problem çözme sürecinde tartışmanın odak noktası olabilmektedir. Bu nedenle yazı birlikte illüstrasyonların kullanıldığı eğitim materyallerinin anlatılmak istenen sözel düşüncelerin kavrama düzeyini arttırabileceği söylenebilir.

İllüstrasyon ya da diyagramlar onlarla etkileşime girenler için çok şey ifade etmekte ve mevcut şartlarda “tartışma ortamı” için bir uyaran olma işlevini üstlenebilmektedirler. Bu nedenle yazı ile birlikte kullanılan illüstrasyonların  kullanıldığı eğitim materyalinin “interaktif” nitelikteki eğitim sürecinin bir parçası ya da devamı olabileceğini söylemek mümkündür.

Bilindiği gibi batı medeniyeti için dinsel resimler, kelimeleri aşan bir ruhani içeriğe sahiptirler. Dünyanın bir çok yerinde ise insanlar geleneksel değerleri birleştirme ve sağlamlaştırmada görsel materyallerden faydalanmaktadırlar. Ya da başka bir durumda sanat faaliyetleri hastaları iyileştirme sürecinin bir parçası olabilmektedir. Ayrıca foto-sentez ve mikro organizmalar gibi görülemeyen şeyler illüstrasyonlar ile görselleştirilebilmektedir. Öyleyse, yazının illüstrasyon ile birlikte kullanıldığı ders materyallerinin soyut düşünceleri görselleştirme için daha etkili bir araç olabileceğini söylemek mümkündür. Bir de bu illüstrasyonlar onlarla etkileşime girenler için fikir verici, hatırlatıcı, telkin edici v.s. bir unsur olma özelliğini gösterirken coşku ya da heyecan kaynağı da olabilmektedirler.13

Sade ve net illüstrasyonlar daha uzun bir süre aklımızda kalırlarken, ihtiyaç duyulduğunda kolayca hatırlanabilmektedirler. Arnheim beynin farklı alanlarına depolanan bilgilerin tekrar geri çağrıldığını ve bilgi ile birlikte depolanan duygu ve hislerin daha önce geldiğini ifade etmektedir. O hâlde renk, biçim, çizgi, doku gibi tasarım elemanlarından oluşan illüstrasyonların duygu ve hisleri harekete geçirmede yazıya göre daha etkili olabileceği düşünülebilir. Bu nedenle, metni destekler nitelikteki resimlerin doğru ve etkili bir biçimde kullanıldığı eğitim materyallerinin görsel hatırlama için bir köprü işlevi görebileceğini söylenebiliriz.

YAZILI DERS MATERYALLERİNDE İLLUSTRASYON KULLANIMININ SINIRLILIKLARI

İllüstrasyonların kelimelere göre daha evrensel daha etkili olduğu konusunda genel bir fikir birliği varmış gibi görünse de illüstrasyon kullanımına ilişkin birtakım karşı düşünceler de mevcuttur. Bu düşünceyi savunanlar, illüstrasyonları gerçek obje ve konuların sadece iki boyutlu betimlemeleri olarak düşünmektedirler. Bu nedenle mevcut illüstrasyonun konu içeriği ile gerçek hayatta karşılaşmamış ya da o duruma ilişkin resimleri daha önce görmemiş kişilerin o illüstrasyonu doğru bir şekilde yorumlanamayacağını ileri sürmektedirler. Bu durumda bazı illüstrasyonlar belirli bir izleyici kitlesinin özel sözlüğünün bir parçası olmakta ve öğretilme zorunluluğu gündeme gelmektedir. 14

İllüstrasyonların anlamı kişiye göre değişebilmektedir. Çünkü görsel metaforlar, görsel semboller ve diyagramlar izleyenin bilgisi, geçmiş yaşantısı, çevresi  ve görsel etkileşiminin düzeyine bağlı olarak kişiye göre farklı anlamlara sahip olabilmektedir.

İllüstrasyonların anlamları kültüre göre de farklılık gösterebilmektedir. Bazı illüstrasyon ve diyagramlar evrensel olarak anlaşılsalar da büyük bir kısmı yalnızca ait oldukları kültür için bir anlam ifade etmektedir.

Ayrıca, insan beyninin fizyolojik-psikolojik yanı üzerine araştırma yapan bilim adamları görsel algılama ile ilgili olarak “resimleri okumanın” kalıtsal bir yetenek olduğu konusunda fikir birliğinde olsalar da resimleri yorumlamanın öğretilmeye ihtiyaç duyduğunu düşünmektedirler.15

İLLUSTRASYONLARIN TASARIM SÜRECİNE İLİŞKİN DÜŞÜNCELER VE BU KONUDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN ÖNEMLİ NOKTALAR

Çizgi, biçim, renk, doku, değer ve boşluk gibi tasarım elemanları bir anlamda illüstrasyonların tasarım sürecinde başvurulan temel yapı taşlarıdır. Bu elemanlar, denge, vurgu, birlik-çeşitlilik, ritm, oran gibi tasarım ilkelerine göre yüzey üzerinde düzenlenmektedir. Kuşkusuz bir illüstrasyonun ifadeci niteliğini bu faktörlerin belirlediği söylenebilir. Çünkü, yazılı materyallere verilen tepki kitabın biçimsel görünümü, resim ve yazıların düzenleme şekli ve aralarındaki ilişkiye göre değişmektedir. Örneğin illüstrasyonlarda kullanılan renklerin aralarındaki ilişki ya da yoğunlukları hikâyenin hedef kitlede yarattığı psikolojik havayı etkileyebilmektedir; siyah-beyaz ya da sadece bir tek rengin farklı ton değerlerini içeren bir illüstrasyon ortamı daha ciddi ve resmî bir hâle getirebilmektedir. Ya da karikatür tarzındaki bir illüstrasyon, ile gerçeküstü tarzda yapılan bir illüstrasyonun hikâyenin yorumuna olan etkisi çok farklı olabilmektedir.16

İllüstrasyonda kullanılan, açık, koyu, devamlı ya da kırıklı gibi “çizgi” nitelikleri izleyende farklı duygu ve düşünceleri tetikleyebilmektedir. Örneğin, keskin, köşeli ve kırıklı çizgiler izleyende gergin bir ruh hâli yaratırken, kavisli çizgilerin akıcılığı ve aralarındaki boşluklar izleyende hoş duygular uyandırabilmektedir. Ya da karikatür tarzındaki çizimlerde bir kişi ya da durumun bireyselliğini yakalamak için birkaç güçlü çizgi yeterli olabilmektedir.

“Biçim” kullanımı bir illüstrasyon tasarımında metin resim ilişkisi açısından çok önemlidir. Çünkü bir illüstrasyona ilk bakıldığında görünenler pozitif biçimlerdir. Negatif biçimler ikinci plânda kalmaktadır. Metinde vurgulanmak geri plâna atılmak istenen bir istenen bir durum bilinçli ve yerinde bir negatif-pozitif biçim kullanımıyla desteklenebilmektedir.

“Renk”, bir illüstrasyonun ifadeci gücünü belirleyen önemli bir tasarım elemanıdır. Ayrıca renklerin insan üzerinde çok güçlü psikolojik etkileri olduğu bilinmektedir. Bu nedenle bir illüstrasyon tasarımındaki yanlış renk kullanımı her şeyi alt üst edebilmektedir. Örneğin, sıcak renkler insan üzerinde daha olumlu, neşeli, canlı bir etki uyandırırken soğuk ve nötr renklerin bıraktığı etki sıcak renklerin tam tersidir. Ayrıca sıcak renkler soğuk renklere göre daha yakında hissedildiklerinden, vurgulanmak istenen nokta soğuk renklerle boyandığında illüstrasyonun metinin içeriği ile olan ilişkisi tamamen ortadan kalkabilmektedir. Ya da mavi ve turuncu gibi tamamlayıcı renklerin kullanıldığı bir illüstrasyon görsel titreşim oluşturduğundan daha dikkat çekici ve dinamik olmaktadır. Oysa bir rengin tonlarıyla yapılan tek renkli bir illüstrasyon izleyende daha resmî ve statik bir izlenim bırakmaktadır. İllüstrasyonlarda renklere sembolik anlam yüklemek de mümkündür.

“Doku”, genelde dokunma hissine ait yüzey özellikleri ile ilgili bir durum olsa da basılı ders materyallerinde yer alan illüstrasyonlar daha çok doku illüzyonlarını içermektedir. Bir başka söylemle ancak dokunarak hissedilebilecek özelliklerinden kaynaklanan farklılıklar gözle hissedilebilmektedir. Bir illüstrasyonun tamamı ya da belirli bir kısmı tasarımında yar alan doku özelliğine göre katı, ağır, parlak ya da önemli-önemsiz olarak hissedilebilmektedir. Hatta bir doku öyle gerçekçidir görülebilir ki “ona dokunulabilecekmiş” hissi uyandırabilir. Farklı doku özelliklerinin kullanılması ile görsel olarak elde edilebilen bu etki kelimelerin yarattığı etkiden çok farklıdır. Örneğin bir şehir manzarasında yer alan karların parlak ve düz dokusu o şehrin yapaylığını kelimelere göre daha iyi anlatabilmektedir. Ya da bir illüstrasyonun içerdiği renk zenginliği kelimelerle elde edilmesi zor olan aşırı gerçekçi bir izlenim kelimelere göre daha iyi hissettirebilmektedir.17

“Boşluk”, kelime anlamı nedeniyle önemsiz gibi görünen bir tasarım elemanıymış gibi görünse de bir illüstrasyon için var olan önemi göz ardı edilemez. Boşluk bir illüstrasyondaki kullanım şekline göre izleyende yalnızlık ya da kalabalık hissi oluşturabilmekle birlikte gerçeklik ya da fantezi izlenimi de uyandırabilmektedir. Örneğin, bilinçli bir boşluk kullanımı ile metinde yer alan ana karakter diğer ögelerden izole hâle getirilerek daha fazla ön plâna çıkarılabilir. Ya da daha etkili uçsuz bucaksız bir çöl izlenimi elde etmek için boşluk kullanımına başvurulabilir. Boşlukta uçuşan figürlerin izleyende masalsı bir izlenim uyandırmasını da illüstrasyon tasarımında boşluk kullanımının önemini gösteren bir başka örnek olarak gösterebiliriz.18

Yukarıda illüstrasyonların tasarım sürecince dikkat edilmesi gerekenler tasarım prensiplerine göre açıklanmaya çalışılmıştır. Bu bilgilere ek olarak etkili bir illüstrasyonun tasarım açısından sahip olması gereken genel özellikleri şu şekilde sıralamak da mümkündür;

Her illüstrasyon birlikte kullanıldığı metnin içeriği ile örtüşen bir mesaj içermelidir.

İllüstrasyonda belirli bir sıra düzeni içinde yer alan mesajların dizilişi hedef kitleye uygun olmalıdır. Örneğin, sağdan sola doğru okumamayı öğrenmiş olanlar ile üstten alta okumayı öğrenmiş olanlar farklı sayfa görüş şekline sahip olabileceğini söylemek mümkündür. Hatta bu durum cinsiyete göre de farklılık gösterebilmektedir. Örneğin yatay formattan çok dikey formatın kullanıldığı sıra düzenindeki bir mesajı kadınlar erkeklere göre daha iyi anlamaktadırlar.19

Ders materyallerinde yer alan illüstrasyonlarda alışılmış görüntüler kullanılması önerilmektedir. Çünkü insanlar kendilerine bildik görünen resimleri daha iyi anlamakta ve yine bu nitelikteki resimler onlar için daha çekici olmaktadır. Ayrıca bir illüstrasyonda yer alan ifade biçimleri, olaylar, giyim şekilleri, binalar vs. hedef kitlenin kültürel koşullarını yansıtmalıdır.

Daha çok gerçekçi illüstrasyonların kullanılmasına özen gösterilmelidir. Günlük yaşantımızda gördüğümüz gibi resmedilen insan ve objeleri tanınmak, abartılı çizimler, şematik çizimler, gördüğümüz canlı ve cansız varlıkları hatırlatmaktan uzak çizimler ya da onların sadece bir parçasını yansıtan resimleri tanımaktan daha kolaydır.

Mümkün olduğunca basit ve yalın illüstrasyonlar kullanılmalıdır. Çünkü izleyeni ana mesajdan başka bir tarafa çekecek konuya yabancı detaylardan sakınılmalıdır. Örneğin kalabalık bir şehir görüntüsünü yansıtan bir zemin üzerine yerleştirilen bir sağlık ocağı daha az kalabalık ya da boş bir zemin üzerine yerleştirilene göre daha zor görülecektir

İllüstrasyonda yer alan figür ve objelerin oranları iyi ayarlanmalı gereksiz abartma ya da deformasyonlardan kaçınılmalıdır. Büyük resim ve yazıların görülmesi daha kolay olsa da detayların aşırı büyütülmesi bazen mesajın anlaşılmasını güçleştirebilmektedir.

Sembollerin sınırlılığını aşmak için görsel jestler kullanılabilir. Bilinen bir sembolün yerine geçebilecek, “vücut dili” olarak da adlandırılan bilindik jestlerin kullanıldığı illüstrasyonlar hedef kitlenin metni yorumlamasını kolaylaştırabileceği düşünülmektedir.

İllüstrasyonlarda pozitif bir yaklaşımın sergilendiğinde daha iyi sonuçlar elde edileceği düşünülmektedir. Çünkü negatif mesajlar izleyende motivasyonu azaltırken içeriğe yabancılaşmasına ya da cesaretinin kırılmasına neden olabilmektedir. Örneğin ağaç kıran bir insanın üzerine (X) işaretinin konduğu negatif bir mesajdan çok ağaçlara zarar vermektense ağaç dikmek gerektiği resmeden pozitif bir mesaj kullanılabilir.

Metinin hem biçimsel yanı hem de içeriğine ile birlikte hedef kitleye uygun illüstrasyon tarzı kullanılmalıdır. Bu uygulama için hedef kitle üzerinde farklı illüstrasyon stilleri test edilmelidir. Örneğin, detaylı arka plâna sahip fotoğraflar bazı hedef kitle tarafından çizimlere göre daha net bir şekilde anlaşılmaktadır.

İllüstrasyonların detaylı olması etkili bir mesaj için şart değildir. Hatta bir karışıklığa neden olmamak için basit olmasının daha iyi olacağı düşünülebilir. Öyle ki bazen arka plâna hiç ihtiyaç duyulmayabilir.

İllüstrasyonlarda hedef kitleye uygun semboller kullanmalıdır. Ancak hedef kitle kullanılan görsel sembol ve metaforlara aşina olması durumunda onların kullanılması düşünülebilir. Ayrıca klişeleşmiş resim ve görüntüler de çok dikkatli bir biçimde kullanılmalıdır.20

İllüstrasyonlarda renkler bilinçli ve metnin içeriğine uygun bir biçimde kullanılmalıdır. Ayrıca, hedef kitle üzerinde önceden test edilmiş renkler kullanılması kuşkusuz illüstrasyonu daha etkili yapacaktır. Renk kullanımında göz ardı edilmemesi gereken önemli bir nokta da “renk sembolizmidir”. Renkler farklı kültürde farklı şeyleri sembolize edebilmektedir. Örneğin, Hindistan gibi bazı Asya ülkelerinde kırmızı mutluluğu simgelerken Afrika’nın bazı kısımlarında ölümü simgelemektedir.

SONSÖZ

Sonuçta, yazılı ders materyallerinde metni destekleyici unsur olarak doğru ve etkili illüstrasyon kullanımın önemi şu cümlelerle özetlenebilir;

Kavramaya yardımcı olma, daha dikkat çekici olmakla birlikte motive etme, soyut ve karmaşık kavramları daha etkili görselleştirme, yoğunlaştırılmış bilgi içermeleri nedeniyle kolayca yorumlanabilme, daha fazla interaktif eğitim ortamına yönelik materyal geliştirme potansiyeline sahip olma, hatırlamayı kolaylaştırma.

Elde edilen bilgiler ışığında, eğitimde illüstrasyon kullanımının sınırlılıklarını da aşağıdaki gibi maddeler hâlinde sıralayabiliriz:

İllüstrasyonlar bazen sadece belirli bir kültür ve bölgeye ait özellikleri taşıyabilmektedir

Görsel metaforlar her zaman evrensel değillerdir.

Aynı şekilde görsel semboller de evrensel olmayıp belirli bir bölge ya da topluluk ile sınırlı olabilmektedir.

Görsel okuryazarlığı olmayan ya da zayıf olan bazı kişiler çok bilinen resimsel konuların kullanıldığı illüstrasyonları yorumlamada bile güçlük çekebilmektedirler.


* Uludağ Üniversitesi, İlköğretim Bölümü, Öğretim Görevlisi (Sanatta Yeterlik )

(1) Winarski, D., (January 1997), “Susan Jeffers: Art of A Thousand Words.” Teaching K-8 27, 4, s.36 – 38.

(2) Munis, E., (1971) “Evrimi ile Yazı Sanatı”, Yeni Kitap Basım Evi, İkinci Baskı, Konya.

(3) Uslay, Y., (1975) “Yazı Sanatı”, Marifet Ofset, İzmir.

(4) Chapman, L., H., (1992), “A world of Images”, s.85. Massachusrtts.

(5) Chapman, L., H., (1992), a.g.e.

(6) Read, H., (1965), “Icon and Idea”, Shocken Books, New York.

Langer, S., (1971), “The Cultural Important of The Arts”, In R. A. Smith (Ed.), Aestetics and Problems of Education, University of Illinois Press, Chicago.

(7) Arnheim, R., (1979), “Visual Thinking in Art Education”, In A.A. Sheilch & J. T. Shaffer (Eds.), The Potential of fantasy and Imagination, Brandon House, New York, s.115

(8) Langer, S., (1971), “The Culturel Important of the Arts”, In R. A. Smith (Ed.), Aestetics and Problems of Education, University of Illinois Press, Chicago.

(9) Breitenbach, E., (1994), “The Bibliography of Illustrated Books: Notes with two Examples from English Book İllustration of the 18th Century,” in Bill Katz Ed., A History of Book İllustration: 29 Points of View, Metuchen, NJ: Scarecrow Press, s.297-314.

(10) Nodelman, P., (1996), “The Pleasures of Children’s Literature”, Second Edition, White Plains, NY: Longman, s.240.

(11) Klemin, D., (1966), “The Art of Art for Children’s Books: A Contemporary Survey”, New York: Clarkson N.Potter, s.16.

(12) Nodelman, P., (1996), a.g.e.

(13) Handono, E., B., (1996), “Effective and Visualisation for Learning Materials for Girls and Woman”, LRC Training Workshop in Phnom Penh, 11-12 September, Cambodia, s.2.

(14) Handono, E., B., (1996), a.g.e.

(15) Handono, E., B., (1996), a.g.e.

(16) Winarski, D., (January 1997), a.g.e.

(17) Stauffer, M., H., (1998 i), “Art in Children’s Books”: Lecture Outline Paper, USF (University of South Florida), USA.

(18) Stauffer, M., H., (1998), a.g.e.

(19) Handono, E., B., (1996), a.g.e.

(20) Handono, E., B., (1996), a.g.e.

 

İçindekiler...

© T.C. MEB Yayımlar Dairesi Başkanlığı
Teknikokullar, ANKARA
Tel. (312) 2128145
Fax (312) 2124668
med@meb.gov.tr

 

[ yukarı ]

Arşiv