MİLLİ
EĞİTİM DERGİSİ |
Sayı
148 |
Ekim,
Kasım, Aralık 2000 |
Alan Dışından Mezun Olup Sınıf Öğretmenliğine Atanan Öğretmenlerin Sınıf
Öğretmenliğindeki Durumlarının Değerlendirilmesi |
Yrd.Doç.Dr. Behçet ORAL (*) |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
1.GİRİŞ Eğitimin ilk basamağı olan
ve taşıdığı öneminden dolayı temel eğitim olarak da nitelenen ilköğretime
sınıf öğretmeni olarak çeşitli kaynaklardan öğretmen alınması kuşkusuz meslek
çevrelerinde ve kamu oyunda eleştirilere neden olmaktadır (1). Çünkü, bu
kişiler öğretmen olarak atanırken“pedagojik formasyon” aranmamıştır(2).Oysa
sınıf öğretmenliği kendine özgü programı olan bir alandır. Bu alanda; genel
kültür, alan ve öğretmenlik meslek bilgisine ilişkin bilgi ve beceriler
kazandırılmaktadır. Ayrıca hizmet öncesinde, öğretmen adaylarına, çeşitli
bilgi ve beceriler kazandırmak amacıyla öğretmenlik uygulaması çalışmaları da
yaptırılmaktadır. Nitekim Eğitim Enstitüsü programında,
öğretmen adaylarının hizmet öncesinde; (a) görev alacakları okullarda ders
konularına, bilgi ve beceri bakımından hakim olmaları, gerektiğinde bu bilgi
ve becerileri edinme, derinleştirme ve kullanma yollarını öğrenmeleri,(b)
okutacakları öğrencilere en uygun yöntemlerle bilgi ve beceri kazandırma
tekniğini elde etmeleri ve (c) öğretim etkinliklerini, öğrencilerin bedensel,
fikrî, iradî ve sosyal eğitimlerine hizmet edecek şekilde yürütme yeterliği
kazanmaları yoluna gidildiği (3) belirtilmektedir. Hatta nitelikli öğretmen
yetiştirme konusunda, eğitim öncesinde de öğretmen adaylarında bazı
özelliklerin aranmasının gerekli olduğuna dikkat çekilmektedir. Bu özellikler
şöyle sıralanabilir:(a)öğretmen olma isteği,(b)öğretmenliğe yatkınlık, (c)
beden, zihin, ahlâk, ruh ve duygu bakımından dengeli ve sağlıklı gelişmeye
uygun kişilik ve karakter özelliklerine sahip olabilmek, (d)öğretmenliğe,
öğrenciye, çevreye, sosyal değerlere yönelik olumlu tutuma sahip olmak ve
(e)hür ve bilimsel düşünce gücüne, araştırma fikrine sahip olmak (4, 5). Öğretmenlerin kişilik
özelliklerinin olumlu bir sınıf ortamı yaratılmasında ve öğretim
çalışmalarının verimli olmasında en önemli değişken olduğu iyice
anlaşıldıktan sonra bu konuda yapılan araştırmalar artmıştır (6). Bugün mevcut öğretmenlerimiz
açısından önemli sorunlardan birisi meslek öncesi hazırlık, diğeri ise meslek
sırasında gelişmeyi sağlayıcı etkin hizmet içi eğitim programlarının
gerçekleştirilebilmesidir. Ancak, özellikle öğretmenlik mesleğinin
özellikleri göz önünde bulundurulduğunda, öğretmenin kişilik özelliği,
bireyin öğretmenlik mesleğine yatkınlığı ve bu mesleği isteyerek seçip
seçmediği konuları öğretmenin mesleğe hazırlık öğrenimini ve meslek
sırasındaki başarısını etkilemek yönünden önemlidir(7). Sonuç olarak, sınıf öğretmenliğine
alan dışından atanan öğretmenlerin, sınıf öğretmenliğindeki yeterliklerinin
ve sınıf öğretmenliğini benimseme durumlarının araştırılması önemli
görülmektedir. Bu nedenle böyle bir çalışmaya gerek duyulmuştur. Çalışmanın amacı, alan
dışından mezun olup sınıf öğretmeni olarak atanan öğretmenlerin, öğretmenliğe
başlarken sınıf öğretmenliğindeki yeterliklerine ve sınıf öğretmenliğini
benimsemeye ilişkin görüşlerinin mezun oldukları fakülteye göre değişip
değişmediğini belirlemektir. Araştırmada, bu temel amaç
çerçevesinde aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır; Mezun oldukları fakülteye
göre, (1)öğretmenlerin, göreve
başladığında sınıf öğretmenliği alanındaki bilgi düzeylerine ilişkin
görüşleri arasında anlamlı fark var mıdır? (2)öğretmenlerin, kendi
branşlarındaki bilgi ve becerileri sınıf öğretmenliğinde kullanabilme
düzeylerine ilişkin görüşleri arasında anlamlı fark var mıdır? (3)öğretmenler, sınıf
öğretmenliği için gerekli olan bilgi ve becerileri, öncelikle edindikleri
kaynaklara ilişkin görüşleri arasında anlamlı fark var mıdır? (4)öğretmenlerin, sınıf
öğretmenliği alanında düzenlenecek herhangi bir hizmet içi eğitim kursuna
katılmaya ilişkin görüşleri arasında anlamlı fark var mıdır? (5)öğretmenlerin, sınıf
öğretmenliğinde kalma ya da ileride branşları ile ilgili herhangi bir mesleğe
geçmeye ilişkin görüşleri arasında anlamlı fark var mıdır? (6)öğretmenlerin, ileride
branşları ile ilgili herhangi bir mesleğe geçme süresine ilişkin görüşleri
arasında anlamlı fark var mıdır? Araştırmada,“betimleme-survey
yöntemi” kullanılmıştır. Bu yöntem olayların, objelerin, varlıkların,
kurumların, grupların ve çeşitli alanların ne olduğunu betimlemeye,
açıklamaya çalışan araştırmalarda kullanılır(8). 1997-1998 öğretim yılında,
sınıf öğretmenliği alanı dışında, herhangi bir alandan mezun olup Diyarbakır
ilinde görev yapmakta olan 1734 öğretmen araştırmanın evrenini
oluşturmaktadır. Araştırmaya katılan 322 öğretmen ise, araştırmanın
örneklemini oluşturmaktadır. Araştırmada,
Veteriner,Ziraat,Mühendislik Fakülteleri,Su Ürünleri Yüksek Okulu vb. alanlar
Fen Bilimleri Alanı olarak; Hukuk,Siyasal,İktisadi ve İdari Bilimler vb.
alanlar ise Sosyal Bilimler Alanı olarak tanımlanmaktadır. Bu araştırma için
kullanılan veri toplama aracı,Diyarbakır İl Millî Eğitim Müdürlüğünün
1997-1998 öğretim yılı sonunda yapılan toplantılarda toplantı başlamadan
önce, araştırmacı tarafından uygulanmış ve toplanmıştır. Bilgisayar ortamında
SPSS programı ile çözümlenen veriler X2 (kaykare) ve yüzde yönteminden
yararlanılarak yorumlanmıştır. 2. BULGULAR 2.1. Öğretmenlerin Göreve Başladığında Sınıf
Öğretmenliğindeki Bilgi Düzeylerine Göre Durumları Öğretmenlerin göreve
başladığında sınıf öğretmenliğindeki bilgi düzeylerine göre durumları mezun
oldukları fakülteye göre incelenmiş ve sonuçlar Tablo 1’de sunulmuştur. Tablo 1 Öğretmenlerin Göreve
Başladığında Sınıf Öğretmenliğindeki Bilgi Düzeylerine Göre
Dağılımları
X2=21.39 SD=9 p<0.05 *(1)Eğitim Fakültesi (2)Fen-Edebiyat Fakültesi (3)Fen Bilimleri Alanı (4)Sosyal Bilimler Alanı Tablo 1 incelendiğinde,
öğretmenlerin% 10.7’si göreve başlamadan önce sınıf öğretmenliği alanındaki
bilgilere yüksek derecede, % 55’i orta, % 24.2’si az derecede bilgi sahibi
olduklarını belirtirken % 10.1’i ise hiç bilgi sahibi olmadıklarını
belirtmektedirler. Öğretmenlerin mezun oldukları fakülteye göre, bu konuya
ilişkin görüşleri arasında anlamlı fark vardır (X2=21.39).Buna göre, göreve
başladığında sınıf öğretmenliği alanında en fazla kendilerini yüksek derecede
yeterli görenler Fen-Edebiyat Fakültesi (% 18) mezunları olmuştur. Bunları %
16.7 ile Eğitim Fakültesi mezunları takip etmektedir. Sosyal Bilimler Alanı %
3.9, Fen Bilimleri Alanı ise % 9.5’i göreve başladığında yüksek derecede
sınıf öğretmenliği alanı bilgisine sahip olduklarını belirtmektedir. Eğitim
Fakültesi mezunlarının % 64.8’i, Fen-Edebiyat Fakültesi mezunlarının% 50’si,
FenBilimleri Alanından mezun olanların % 51.8’i ve Sosyal Bilimler Alanından
mezun olanların ise, % 57.1’i sınıf öğretmenliği alanında orta derecede bilgi
sahibi olduklarını belirtmektedirler. Fen-Edebiyat Fakültesi
mezunlarının % 14.2’si, Eğitim Fakültesi mezunlarının% 11.1’i, Fen Bilimleri
Alanı’ndan mezun olanların % 6.5’i ve Sosyal Bilimler Alanı’ndan mezun
olanların ise % 6.5’i göreve başladığında sınıf öğretmenliği alanında hiç
bilgi sahibi olmadıklarını belirtmektedir. 2.2.ÖğretmenlerinMezunOldukları Branştaki
Bilgileri Sınıf Öğretmenliği Alanında Kullanma Durumları Öğretmenlerin mezun
oldukları branştaki bilgileri sınıf öğretmenliği alanında kullanma
durumlarına ilişkin bulgular Tablo 2’de sunulmuştur. Tablo 2 Öğretmenlerin Mezun
Oldukları Branştaki Bilgileri Sınıf Öğretmenliğinde
Kullanma Durumlarına Göre Dağılımları
X2=16.90 SD=12 p>0.05 *İlgili açıklamalar Tablo 1’de alt bilgi olarak verilmişti. Tablo 2’deki bulgular
incelendiğinde; öğretmenlerin % 6.9’u tam, % 24.9’u çok, % 38.8’i orta ve%
15.5’i ise az derecede branş bilgilerini sınıf öğretmenliği alanında
kullandıklarını belirtmektedirler. Öğretmenlerin % 13.9’unun ise branş
bilgilerini sınıf öğretmenliğinde hiç kullanamadıklarını belirttikleri
görülmektedir. Branş bilgilerini, sınıf öğretmenliği düzeyinde en fazla “tam”
derecede kullandıklarını belirten öğretmenlerin Eğitim Fakültesi mezunları (%
11.3) oldukları görülmektedir. Branş bilgilerini sınıf öğretmenliği
düzeyinde, en fazla “hiç” kullanmadıklarını belirten öğretmenler ise Fen
Bilimleri Alanı’ndan mezun olanlardır(% 16.7). Öğretmenlerin mezun
oldukları branştaki bilgileri sınıf öğretmenliğinde kullanma durumlarına
göre, görüşleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark gözlenmemiştir
(X2=16.90). 2.3. Öğretmenlerin Sınıf Öğretmenliği Düzeyinde
Gerekli Olan Bilgiyi Öncelikli Edinme Kaynaklarına Göre Durumları Öğretmenlerin sınıf
öğretmenliği düzeyinde gerekli olan bilgiyi öncelikle edinme kaynaklarına
göre dağılımları Tablo 3’de sunulmuştur. Tablo 3 Öğretmenlerin,Sınıf Öğretmenliği Düzeyinde Gerekli Olan Bilgiyi Edinme Kaynaklarına Göre Dağılımları
X2=27.41 SD=12 p<0.05 *İlgili açıklamalar Tablo 1’de alt bilgi olarak verilmişti. A:Konu ile ilgili
katıldığım bir kurstan B:Okulumda görev yapan
deneyimli öğretmenlerden C: İlgili yazılı
kaynaklardan D: İlköğretim
müfettişlerinden E:Başka Tablo 3’teki bulgular bir
bütün olarak incelendiğinde, öğretmenlerin % 20.8’inin sınıf öğretmenliği
düzeyinde gerekli olan bilgiyi, öncelikle “konu ile ilgili katıldığı bir
kurstan”, % 21.1’inin “görev yaptığı okulda çalışan deneyimli
öğretmenlerden”, % 18’inin“ilgili yazılı kaynaklardan” ve % 8.7’sinin ise
“ilköğretim müfettişlerinden” edindiklerini belirtmektedir. Öğretmenlerin%
31.4’ünün de, sınıf öğretmenliği alanında gerekli olan bilgileri edinmede
“başka” seçeneğini işaretledikleri görülmektedir. Bu gruptaki öğretmenler
genellikle birden fazla kaynaktan bilgi edinen öğretmenlerdir. Öğretmenlerin
mezun oldukları fakülteye göre, sınıf öğretmenliği düzeyinde gerekli olan
bilgiyi öncelikle edinme kaynaklarına ilişkin görüşleri arasında anlamlı fark
vardır (X2=27.41). Sosyal Bilimler Alanı’ndan
mezun olanlar, sınıf öğretmenliği düzeyinde gerekli olan bilgiyi, en fazla
konu ile ilgili katıldıkları bir kurstan (% 27.8), Eğitim Fakültesi mezunları
ise en fazla görev yaptıkları okulda çalışan öğretmenlerden(% 38.2)
edindiklerini belirtmektedir. Diğer gruplardaki öğretmenlerin ise bu konuda
en fazla “başka” seçeneğini (Fen-Edebiyat Fakültesi mezunları % 34 ve Fen
Bilimleri Alanı mezunları % 35.5) işaretledikleri görülmektedir. Tablo 3’teki bulgulardan
anlaşıldığı gibi, öğretmenlerin ancak % 20.8’i sınıf öğretmenliği için
gerekli olan bilgiyi kursa katılarak edinmişlerdir. 2.4.ÖğretmenlerinSınıf Öğretmenliği İçin
Düzenlenecek Herhangi Bir Kursa Katılma İsteğine Göre Durumları Öğretmenlerin sınıf
öğretmenliği için düzenlenecek herhangi bir kursa katılma isteğine göre
yapılan istatistiksel analiz sonuçları Tablo 4’de sunulmuştur. Tablo 4 Öğretmenlerin Sınıf
Öğretmenliği İçin Düzenlenecek Kursa Katılma İsteğine Göre
Dağılımları
X2=28.15 SD=6 p<0.05 *İlgili açıklamalar Tablo
1’de alt bilgi olarak verilmişti. Tablo 4 incelendiğinde,
öğretmenlerin% 58.8’inin sınıf öğretmenliği için düzenlenecek herhangi bir
kursa katılmak istediğini % 27.4’ünün ise katılmak istemediği görülmektedir.
Bu konuda öğretmenlerin% 14.3’ü ise kararsız kalmıştır. Aynı tablodaki bulgulara
göre, öğretmenlerin mezun oldukları fakülteye göre, sınıf öğretmenliği
alanında düzenlenecek herhangi bir kursa katılma isteğine ilişkin görüşleri
arasında anlamlı fark gözlenmektedir(X2=28.15). Sınıf öğretmenliği için
düzenlenecek herhangi bir kursa en fazla katılmak isteyen öğretmen grubu, Fen
Bilimleri Alanı mezunları (% 68.8) ve Sosyal Bilimler Alanı mezunlarıdır(%
66.7). Bu gruptaki öğretmenler, hizmet öncesinde, sınıf öğretmenliği dahil,
öğretmenlik branşlarına ilişkin öğretmenlik meslek bilgisi almayanlardır.
Dolayısıyla bu öğretmenlerin sınıf öğretmenliği için düzenlenecek herhangi
bir kursa yüksek düzeyde katılmak istemeleri son derece anlamlıdır. Bu sonuç
ilgili fakültelerden mezun olan öğretmenlerin sınıf öğretmenliği için gerekli
olan bilgiye yüksek oranda gereksinim duyduklarını göstermektedir. Eğitim
Fakültesi (evet: % 38.2, hayır: % 38.2) ve Fen-Edebiyat Fakültesi (evet: %
38, hayır: % 38) mezunları ise, sınıf öğretmenliği alanında düzenlenecek
herhangi bir kursa katılma ya da katılmama arasında belirgin bir tercih
yapamadıkları görülmektedir. Tablo 4’deki bulgular bütün
deneklerin görüşleri dikkate alınarak değerlendirildiğinde, öğretmenlerin
yarısından fazlasının(% 58.8) sınıf öğretmenliği için düzenlenecek herhangi
bir kursa katılmak istedikleri görülmektedir. Bu durumda farklı bir branştan
mezun olup sınıf öğretmeni olarak görev yapan öğretmenler için sınıf
öğretmenliği alanında gerekli olan bilgi ve becerileri kazandırmak amacıyla
hizmet içi eğitim kurslarının düzenlenmesi ve bu alandaki eksikliklerinin
giderilmesi gerekli olmaktadır. 2.5. Öğretmenlerin Kendi Branşlarına Geçme
Durumları Öğretmenlerin, sınıf
öğretmenliğinde kalma ya da ileride kendi branşlarına geçme isteğine ilişkin
bulgularTablo 5’de sunulmuştur. Tablo 5 Öğretmenlerin Mezun
Oldukları Alanlarına Göre, Kendi Branşlarına Geçme
Durumları
X2=24.66 SD=6 p<0.05 *İlgili açıklamalar
Tablo 1’de alt bilgi olarak verilmişti. A: Bundan sonra sınıf öğretmeni olarak göreve devam etmek
istiyorum. B:Branş öğretmenliğine
ya da branşımla ilgili bir mesleğe geçmek istiyorum ancak sınıf öğretmeni
olarak da çalışmaya devam edebilirim. C:İleride mutlaka
branş öğretmenliğine ya da branşımla ilgili bir mesleğe geçmek istiyorum. Öğretmenlerin, sınıf
öğretmenliğinde kalma ya da ileride kendi branşlarına geçme konusundaki
tercihlerine ilişkin görüşleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark
vardır(X2=24.66). Tablo 5’deki bulgular incelendiğinde, öğretmenlerin ancak
çok az bir kısmının(% 16.8)“bundan sonra sınıf öğretmeni olarak göreve devam
etmek istiyorum” seçeneğini işaretledikleri görülmektedir. Yine bu konuda
öğretmenlerin% 39.6’sının“ileride mutlaka branş öğretmenliğine ya da
branşımla ilgili bir mesleğe geçmek istiyorum” seçeneğini ve % 44.2’sinin ise
“branş öğretmenliğine ya da branşımla ilgili bir mesleğe geçmek istiyorum
ancak sınıf öğretmeni olarak da çalışmaya devam edebilirim” seçeneğini
işaretledikleri gözlenmektedir. Öğretmenlerin mezun
oldukları fakülteye göre, sınıf öğretmenliğinde kalma ya da ileride kendi
branşlarına geçme konusundaki tercihlerine ilişkin görüşleri mezun oldukları
alanlara göre incelendiğinde şunlar görülmektedir:Eğitim Fakültesi
mezunlarının beşte üçünden fazlasının(% 61.8) ve Fen-Edebiyat Fakültesi
mezunlarının ise yarısından fazlasının(% 54) ileride mutlaka branş
öğretmenliğine ya da branşıyla ilgili bir mesleğe geçmek istediklerini
belirtmektedirler. Fen Bilimleri Alanı’ndan mezun olanların % 52.9’u ve
Sosyal Bilimler Alanı’ndan mezun olanların ise % 47.4’ü branş öğretmenliğine ya
da branşıyla ilgili bir mesleğe geçmek istediklerini ancak sınıf öğretmeni
olarak da çalışabileceklerini belirtmektedir. Bundan sonra göreve devam etmek
isteyenlerden; Sosyal Bilimler Alanı mezunlarının% 19.2, Fen Bilimler Alanı
mezunlarının % 18.1 ve Fen-Edebiyat Fakültesi mezunlarının ise % 16 olduğu
görülmektedir. Bundan sonra sınıf öğretmeni olarak görev yapmak isteyen
Eğitim Fakültesi mezunlarının oranı ise diğer gruplara göre çok düşüktür
(%7.3). 2.6. Öğretmenlerin Kendi Branşlarına Geçmek
İstemelerine Göre Durumları Öğretmenlerin, ileride
mutlaka branş öğretmenliğine ya da kendi branşıyla ilgili bir mesleğe geçmek
istemelerine ilişkin bulgular Tablo 6’da sunulmuştur. Tablo 6 Öğretmenlerin Kendi
Branşlarına Geçme Sürelerine Göre Dağılımları
X2=19.57 SD=6 p<0.05 *İlgili açıklamalar
Tablo 1’de alt bilgi olarak verilmişti. Tablo 6’daki bulgular incelendiğinde,
ileride mutlaka branş öğretmenliğine ya da kendi branşı ile ilgili bir
mesleğe geçmek isteyen öğretmenlerin % 29.4’ünün hemen, %52.1’inin bir yıl
sonra ve % 18.9’unun ise iki ve daha fazla yıl sonra branş öğretmenliğine ya
da kendi branşıyla ilgili bir mesleğe geçmek istedikleri görülmektedir. Öğretmenlerin mezun
oldukları fakülteye göre, ileride mutlaka branş öğretmenliğine ya da
branşıyla ilgili bir mesleğe geçmek istemelerine ilişkin görüşleri mezun
oldukları alanlara göre değiştiği gözlenmektedir (X2=19.57). Buna göre
bulgular ayrıntılı bir şekilde incelendiğinde ise, Eğitim Fakültesi
mezunlarının yarısından fazlasının(%52.8) branş öğretmenliğine hemen geçmek
istedikleri gözlenmektedir. Fen-Edebiyat Fakültesi mezunlarının% 74.1’i, Fen Bilimleri
Alanı’ndan mezun olanların% 50’si ve Sosyal Bilimler Alanı’ndan mezun
olanların ise % 63.6’sının bir yıl sonra branş öğretmenliğine ya da branşıyla
ilgili bir mesleğe geçmek istedikleri görülmektedir. İki ve daha fazla yıl
sonra geçmek isteyenlerin oranı ise şöyledir:Fen Bilimleri Alanı’ndan mezun
olanların% 26.5’i, Sosyal Bilimler Alanı’ndan mezun olanların % 22.7’si,
Eğitim Fakültesi mezunlarının % 16.7’si ve Fen-Edebiyat Fakültesi
mezunlarının ise % 7.4’ü iki ve daha fazla yıl sonra branş öğretmenliğine ya
da branşıyla ilgili bir mesleğe geçmek istediklerini belirtmektedir. 3.Tartışma ve Sonuç Alan dışından mezun olup
sınıf öğretmeni olarak atanan öğretmenlerin yarısından fazlası (% 55) göreve
başlamadan önce sınıf öğretmenliği alanında ‘orta” ve yaklaşık dörtte biri (%
24.2) kadarı ise “az” derecede bilgi sahibi olduklarını belirtmişlerdir. Bu
bulgulara dayanarak öğretmenlerin büyük çoğunluğunun sınıf öğretmenliği için
gerekli olan bilgi ve becerilere göreve başlamadan önce yeterince sahip olmadıkları
söylenebilir. Oysa, öğretmenlik mesleği eğitim sektörü ile ilgili sosyal,
kültürel, ekonomik, bilimsel ve teknolojik boyutlara sahip, alanda özel
uzmanlık bilgi ve becerisini temel alan akademik ve meslekî formasyonu
gerektiren profesyonel statüde bir uğraşı alanıdır(9). Bu nedenle hizmet
öncesinde sınıf öğretmenliği alanında yeterince bilgi ve beceriye sahip
olmayan öğretmenler için çeşitli hizmet içi eğitim kursları düzenlenebilir.
Böylece öğretmenlerin, öğretme işine başlamadan önce, sınıf öğretmenliği için
gerekli olan bilgi ve becerileri kazanmaları sağlanmış olur. Mezun oldukları branştaki
bilgileri sınıf öğretmenliği düzeyinde “tam” derecede kullandıklarını
belirten öğretmenlerin oranı da çok düşüktür (% 6.9). Mezun oldukları
branştaki bilgileri sınıf öğretmenliği düzeyinde “hiç” kullanamadıklarını
belirtenler ise % 13.9 oranındadır. Mezun oldukları branştaki bilgileri sınıf
öğretmenliği düzeyinde en fazla “tam” (% 11.3) ve “çok” (% 34)derecede
kullanabildiklerini belirtenler Eğitim Fakültesi mezunları olmuştur. Bu sonuç
anlamlıdır. Çünkü Eğitim Fakültesi mezunları hizmet öncesinde öğretmenlik
mesleğine ilişkin bilgi ve beceri kazanmaktadırlar. Eğitim Fakültesi’nin
diğer alanlarında verilen bazı dersler ile sınıf öğretmenliği alanındaki bazı
derslerin içeriklerinin benzer olması da Eğitim Fakültesi mezunlarına bu
konuda bir üstünlük sağlamış olabilir. Buna rağmen Eğitim Fakültesi
mezunlarının da % 11.3’ünün branşlarındaki bilgileri sınıf öğretmenliği
düzeyinde “hiç” kullanamadıklarını belirttikleri görülmektedir. Bu sonuç,
Eğitim Fakültesi mezunlarının da göreve başlamadan önce sınıf öğretmenliği
alanına ilişkin bilgi ve becerileri kazanmaları gerektiğini göstermektedir. Aynı araştırmanın bulguları
incelendiğinde (Tablo 3), öğretmenlerin ancak% 20.8’inin sınıf öğretmenliği
alanında gerekli olan bilgiyi konuyla ilgili katıldığı bir kurstan
edindiklerini belirtmektedir. Yine öğretmenlerin yarısından fazlasının
(%58.8) sınıf öğretmenliği alanında düzenlenecek herhangi bir kursa katılmak
istedikleri gözlenmiştir. Bu sonuçlar, sınıf öğretmenliği düzeyinde hizmet
içi eğitim kurslarının düzenlenmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu araştırmada elde edilen
bir başka önemli sonuç da, öğretmenlerin% 39.6’sının “ileride mutlaka branşı
ile ilgili bir mesleğe geçmek” istemeleridir. “Hemen” (% 29.4) ve “bir yıl
sonra” (%52.1) “branş öğretmenliğine ya da kendi branşımla ilgili bir mesleğe
geçmek istiyorum” diyen öğretmenlerin oranlarının yüksek olması da
düşündürücüdür. Bu sonuçlar, öğretmenlerin yaklaşık beşte dördünün sınıf
öğretmenliğinde sürekli kalma yönünde bir eğilimleri olmadığı ve kısa bir
süre içinde kendi branşlarına geçmek istedikleri şeklinde yorumlanabilir.
Yine öğretmenlerin % 44.2’sinin “branş öğretmenliğine ya da branşımla ilgili
bir mesleğe geçmek istiyorum ancak sınıf öğretmeni olarak da çalışmaya devam
edebilirim” şeklindeki görüşleri de kayda değerdir. Bu sonuç, öğretmenlerin
sınıf öğretmenliğinde kalma ya da kendi branşlarına geçme konusunda belirgin
bir tercih yapamadıkları şeklinde yorumlanabilir. Öğretmen, mesleğinin
önemine uygun bir biçimde, öğretmenliğe karşı güçlü bir inanç, içten bir
bağlılık duygusu geliştirmelidir. Seçtiği mesleğin sürekli bir üyesi olmayı
düşünen öğretmenden her şeyden önce davranışlarını bu mesleğin değerler sistemine
uydurması istenilir. Sanatının veya mesleğinin kuşaklardan kuşaklara geçen
sürekli değerine inanmaksızın hiç kimse o sanatın veya mesleğin doruğuna
ulaşamaz. Bunun için öğretmenin de mesleğinin toplum içindeki yerini ve
etkisini bilmesi ayrı bir önem taşır (10). Bu araştırmanın bulguları,
öğretmenlerin, öğretmenliğe ilgisi ve yatkınlığı olan, bu mesleği benimsemiş
ve kendini mesleğe adamış adaylar arasından seçilmesi gerektiği ilkesini bir
kez daha güçlendirmektedir. Dolayısıyla öğretmen seçiminde öncelikle bu
özelliklerin dikkate alınması eğitim-öğretim kalitesi için gerekli olduğu
söylenebilir. Bu amaçla, alan dışından mezun olup sınıf öğretmenliğine atanan
öğretmenlerin sınıf öğretmenliğinde kalmalarını sağlamak için mesleğe uyum
sağlayıcı kurslar verilmelidir.
(*)Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Eğitim Bilimleri Bölümü. (1)Mehmet Arslan, “Son Öğretmen Atamaları
Üzerine Düşünceler ve Bazı Öneriler” Çağdaş
Eğitim, Sayı:231, Ankara, 1997, s.27. (2)Yahya Akyüz, “Öğretmen Okulu Dışından İlk
Kez Öğretmen Atanmasına İlişkin Orijinal Belgeler” Millî Eğitim, Sayı:137, Ankara, 1998, s.6. (3)Mustafa Yılman, Öğretmenlik Mesleği ve Meseleleri,Türkiye Millî Kültür Vakfı
Yayınları, İstanbul, 1992, s.87. (4)MEB, Öğretmen
Yetiştirme Toplantısı, İstanbul, 1993, s.45-46. (5) Ülkü Uzunçarşılı, “Öğretmen Yetiştirme
Konusu”, Millî Eğitim, Sayı:137,
Ankara, 1998, s.83. (6)A.Ferhan Oğuzkan, Orta Dereceli Okullarda Öğretmenlik(Amaç,İlke,Yöntem ve Teknikler),
Emel Matbaacılık Sanayii ,Ankara, 1989, s.43. (7)Ayla Oktay, “Öğretmenlik Mesleği ve
Öğretmenin Nitelikleri” M.Ü.Atatürk
Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Dergisi, Sayı:3, İstanbul, 1991, s.189.
(8)Saim Kaptan,Bilimsel Araştırma Teknikleri,Tekışık Veb Ofset,Ankara, 1991,
s.59. (9)Cevat Alkan,“Öğretmenlik Mesleğinde
İstihdam”, Çağdaş Eğitim,
Sayı:241, Ankara, 1998, s.12. (10)A.Ferhan Oğuzkan,Öğretmenliğin Üç Yönü, Kadıoğlu Matbaası,Ankara, 1988, s.62. |
İçindekiler...o
Kâzım
Karabekir Eğitim Fakültesinde “Okul Deneyimi” Uygulaması ve Sonuçlarının
Değerlendirilmesi o
Fizik
Konularının Kavratılmasında Görsel Öğretim Materyallerinin Önemi o
Okul
Psikologluğu ve Okul Psikolojik Danışmanlığı Meslekleri: Karşılaştırmalı Bir
Çalışma o
Fen
Bilimlerinde Değerlendirmenin Önemi o
Alan Dışından Mezun
Olup Sınıf Öğretmenliğine Atanan
Öğretmenlerin Sınıf Öğretmenliğindeki Durumlarının Değerlendirilmesi o
Bazı
Avrupa Ülkelerinde ve Türkiye'de Zorunlu Eğitimde Yönlendirme Çalışmalarının
Değerlendirilmesi o
Türkiye’de
Eğitim Yöneticilerinin Yetiştirilmesi Süreci o
Yirmibirinci
Asrın Başında Balkanlarda Yaşayan Türkçe o
Divan
Şiiri Öğretimi Üzerine o
Lise
Resim Dersi Öğretim Programının Çağdaş Sanatsal Eğitim Bağlamında
Değerlendirilmesi o
İlköğretim
Öğretmeni Adaylarına İlkokuma-Yazma Çalışmaları ile İlgili Pratik Öneriler o
Eşrefzâde
Mehmet Şevketi’nin Medrese Talebelerinin Durumlarına İlişkin Görüşleri ve
Çözüm Önerileri © T.C. MEB Yayımlar Dairesi Başkanlığı |
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
[ yukarı ] |