MİLLİ EĞİTİM DERGİSİ |
Sayı 161 |
Kış 2004 |
HAYAT BİLGİSİ DERSİNİN İLKÖĞRETİM MÜFETTİŞLERİ TARAFINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ |
Sebahattin ARIBAŞ* |
GİRİŞ insan, biyolojik bir varlık oldugu kadar aynı zamanda toplumsal bir varlıktır.Biyolojik varlıgını devam ettirmek için beslenmek, giyinmek, korunmak vb. gibi fizyolojik ihtiyaçlarını karsılamak durumundadır.Diger yandan toplumsal varlıgının devamı için de baglı bulundugu toplumun degerlerini ve normlarını bilmek durumundadır.Aksi hâlde yasamını sürdüremez. Her birey dogustan getirdigi birtakım özelliklere sahip olarak bir toplum ve kültür içinde dogmakta ve o toplumda kültürlenerek gelismektedir. Bu bakımdan insan biyo-kültürel ve sosyal bir varlıktır(1). Hayat bilgisi dersi konuları itibariyle dogal ve toplumsal konuları bir bütün olarak bünyesinde tasır.Hayat bilgisi egitiminin ne zaman basladıgı bilinmemektedir. Dogal ve toplumsal yasamla ilgili konular, egitim tarihimizde islamiyet’ten önce gelenek ve görenekler yoluyla verilmistir.islamiyet’ten sonra ise islam dininin esaslarına göre verilmistir(2). Hayat bilgisi dersi, ilk defa 1926 yılında okul programlarımızda yer almıstır.Bundan önce bu dersin yerine Tabiat Tetkiki,Cografya,TarihBaslangıcı, Muhasabat-ı Vataniye dersleri okutuluyordu (3). 1926 yılındaki programda ilkokulun esas amacı çocukların toplum hayatına uyumunu saglamaktır(4). 1930, 1932 ve 1936 programlarında, 1926 programındaki bu amaca “bedence ve ruhça en iyi alıskanlıklara sahip olmak, Türk toplumuna ve cumhuriyet idaresine intibak etmek, faydalı olmak, millî, medenî ve insanî fikir ve hislere sahip bir hâle getirmek” gibi ilkeler de ilâve edilmistir(5). Daha sonra yapılan program düzenlemelerinde getirilen amaçlar su baslıklar altında toplanmıstır: Yakın çevreyi tanımayla ilgili, Vatandaslık görevleri yönünden, insanların birbirleriyle olan iliskileri yönünden, Ekonomik yasama fikri ve yeteneklerini gelistirme yönünden, Daha iyi yasama yeteneklerini gelistirme yönünden (6). Bugün hayat bilgisi dersi ilkögretim okullarının 1. kademesinde (1., 2. ve 3. sınıf) ders olarak okutulmaktadır. Hayat bilgisi dersi tek basınabir ders degildir.Konuları nedeniyle 1. kademede okutulan diger derslerle iliskilidir.Ögrencilerin gerçek yasamda karsılastıkları sorunları çözen ve topluma uyum saglayan bireyler olarak yetismeleri açısından hayat bilgisi dersi bir yasam dersidir denebilir.Bu yüzden de ünite plânında mihver ders olarak yer almaktadır. 1999 yılında Malatya il sınırları içinde tarafımızdan yapılan“ilkögretim 1. Kademe HayatBilgisi Dersi ÖgretimProgramındaki Egitim Durumlarının Ögretimilkelerine UygunlugununÖgretmenGörüsleri Açısındanincelenmesi” konulu arastırmanın sonuçları ve elde edilen bulgular asagıda verilmistir: Ögretmenlerin hayat bilgisi dersinde derse baslamadan önce dikkat çekme etkinliklerini kullanma derecesi % 70’dir. Cinsiyete göre anlamlı bir farklılık görülmüstür.Bu durumda bayan ögretmenlerin dikkat çekme etkinliklerini, erkek ögretmenlere göre daha çok yaptıkları anlasılmaktadır. Mezun olunan egitim kurumlarına göre anlamlı bir farklılık oldugu anlasılmaktadır.Alan dısı mezunu oldugu hâlde sınıf ögretmenligine atananların bu etkinligi, sınıf ögretmenligi mezunlarına göre daha az yaptıkları görülmektedir.Bu da onların meslek bilgisi eksikliginden kaynaklanabilir. Meslekî kıdeme göre anlamlı bir farklılık görülmüstür. 10 yıl ve yukarısı kıdeme sahip ögretmenlerin dikkat çekmeye daha fazla yer verdikleri anlasılmaktadır.Bu durum kıdemi yüksek ögretmenlerin deneyim sahibi olmalarından kaynaklanabilir. Ders sırasında sevgi dolu bir atmosfer olusturma derecesi % 97’dir. Cinsiyete göre, Mezun olunan egitim kurumlarına göre ve Meslekî kıdeme göre anlamlı bir farklılık saptanmıstır. Bayan ögretmenlerin erkek ögretmenlere göre sınıfta sevgi dolu bir atmosfer olusturdukları görülmektedir.Bunun nedeni çocuk yetistirmede kadının rolünün erkege göre daha baskın olması ve kadınların daha sabırlı olması olabilir. Küme çalısması yöntemini kullanma derecesi % 75’dir. Cinsiyete göre, Mezun olunan egitim kurumlarına göre ve Meslekî kıdeme göre anlamlı bir farklılık oldugu anlasılmıstır. Alan dısı mezunu olupta sınıf ögretmenligi yapanların bu etkinligi daha az gerçeklestirdikleri görülmektedir.Bunun nedeni alan dısı mezunu olan ögretmenlerin, sınıf ögretmenligi meslek bilgisi eksikligi olabilir.Çünkü “ziraat mühendisi, insaat mühendisi, iktisat mezunu vb. gibi” bölüm mezunları sınıf ögretmeni olarak atanmıslardır. Gezi-gözlem yöntemini kullanma derecesi % 73’tür. Cinsiyete göre, Mezun olunan egitim kurumlarına göre ve Meslekî kıdeme göre anlamlı bir farklılık oldugu sonucuna varılmıstır. 10 yıl ve yukarısı kıdeme sahip ögretmenlerin gezi-gözlem yöntemini daha fazla kullandıkları görülmüstür. Bunun nedeni deneyimli ögretmenlerin yapılacak geziyi iyi organize etmeleri olabilir. 1. kademede ögrenciler yas ve seviyeleri nedeniyle olgu ve olayları somut ve bir bütün olarak algılamaktadırlar. Bunun için bu derste ögrencilerin, olgu ve olaylarla yüz yüze gelmeleri saglanmalı, onları bir bütün hâlinde gözlemlemelerine, incelemelerine de olanak verilmelidir. Sonuç ve Öneriler Hayat bilgisi dersi yasamla iç içe oldugundan dersin basında yasamla ilgili konular ve güncel konular ögrencilere sunulabilir. Bu sayede onların hem dikkatleri çekilmis, hem de derse karsı motivasyonları artırılmıs olur. Dikkat çekme degisik sekillerde yapılabilir:Sözgelisi anı, fıkra, günlük bir olay anlatılabilir, açık uçlu bir soru sorulabilir, kısa bir film seyrettirilebilir(7). Ders islenirken küme çalısması, dramatizasyon, oyun, rol oynama gibi etkinliklere yer verilebilir.Çünkü hayat bilgisi dersinde amaç, ögrencinin içinde yasadıgı toplumla uyum içinde olmasını saglayıcı bilgi, beceri ve tutum gelistirmektir(8). Hedef ve davranıslar ögrencinin içinde yasadıgı çevreye uygun olarak seçilmelidir(9). Çünkü ögrenci kazandıgı davranısı yasamda karsılastıgı sorunların çözümünde kullanmaktadır.Zaten dersin basında ögrenciye kazanacagı davranısın yasamda ne ise yaradıgını söylemek, ögrenci için bir motivasyon olusturmaktadır.Ögrenci kazanacagı davranısın yasamda ne ise aradıgını yakın çevresinde göremezse, o dersin ögrenci üzerindeki etkisi azalabilir. Örnegin sıtma hastalıgının yaygın oldugu bir yerde hayat bilgisi dersi bu hastalıktan korunmaya ve hastalıgın tedavisine yönelik olarak islenir.Bu da hayat bilgisi dersinin sınıf dısına da çıkabilecegini göstermektedir(10). Çocukların ifade becerilerini gelistirecek etkinliklere yer verilebilir.Mesela onlardan televizyonda en çok sevdikleri bir çizgi filmi seyredip, anlatmaları istenebilir.Bu etkinlik hafta sonu ödevi olarak verilebilir. Böylece çocugun ana dilini kullanma yeteneginin gelismesine de yardım edilmis olunur; çünkü bilgilerin anlatımı, bireyin dili kullanabilme becerisine dayanır. Bireyin dil gelisimi hem bilgilerin ögrenilmesinde hem de bilgilerin degerlendirilmesinde etkendir (11). Hayat bilgisi dersinin programda verilen üniteler seklinde islenmesi zorunlulugu yoktur. Ünite içindeki konuların, bulunulan yerin özelliklerine göre islenmesi gerekir(12). Bu bakımdan ögretmen isterse çevreye uygun ek üniteler hazırlayabilir.ÖrneginMalatya’da “kayısıcılık” gibi. Hayat bilgisi ögrencinin yasadıgı çevre ile iliskili oldugu için bu derste “yakından uzaga” ilkesinin göz önünde bulundurulması yarar saglayabilir. Yakın çevre, ögrencinin içinde yasadıgı yer oldugundan daha hayatî, birtakım yeni yasantıların kazanıldıgı yer oldugu için daha güncel, yollarıyla, agaçlarıyla, binalarıyla daha somuttur(13). Bu derste inceleme gezisinin yapılması yararlı olabilir.Gezinin plânını yapmak, gezi yapılacak yer bir kurum ise yetkililerle görüsmek, valilik veya kaymakamlıktan resmî onay almak, araçları organize etmek, ögrencilerin basına bir kaza gelmesinden korkmak vb. gibi nedenlerden dolayı ögretmenler gezi yöntemini uygulamaktan kaçınmaktadırlar. Ancak yasama hazırlık, yasam içinde olur.Çocuk yasayarak ögreneceklerine göre, der yeri yalnızca derslik olmamalıdır(14). Gezi yöntemi konuya ilgi uyandırır, ögrencinin okul-çevre iliskisini gelistirir, görerek-yasayarak ögrenmeyi saglar(15).
Ögrencilerin gözlem yapmaları, gördüklerini ifade etmeleri, yasadıkları çevreyle bütünlesmeleri saglanabilir. Ögrencilerin görerek isiterek ögrenmesini saglayıcı materyallerden yararlanılabilir(16).Yapılan arastırmalar ögrencilerin hem görüp hem isittiklerinin% 50’sini hatırladıklarını göstermektedir(17).Bu bakımdan ders islenirken amaca hizmet edecek araç ve gerecin kullanılmasına dikkat edilmesi yararlı olur.
* Prof.Dr., ınönü Ünv., Egt.Fak.ılkög.Böl.Sınıf Ögretmenligi Programı Ögretim Üyesi. ** Gazi Ünv. Gazi EgitimFakültesi Sınıf Ögretmenligi Bölümü Arastırma Görevlisi. (1) Basaran, ıbrahimEthem.Egitim Psikolojisi:ModernEgitiminPsikolojikTemelleri, Yargıcı Matbaası, Ankara, 1994, s.25. (2) Sönmez,Veysel. HayatBilgisi Ögretimi ve ÖgretmenKılavuzu, Millî EgitimBakanlıgı Yayınları, ıstanbul, 1999, s.10-17. (3) Binbasıoglu, Cavit. “HayatBilgisi DersininAmaçları”, ÇagdasEgitimDergisi, Sayı:163, 1991, s.16-24. (4) Akyüz,Yahya. TürkEgitimTarihi, Kültür Koleji Yayınları,ıstanbul 1993, s.301. (5) Sönmez, Veysel. HayatBilgisi Ögretimi ve ÖgretmenKılavuzu, Millî EgitimBakanlıgı Yayınları, ıstanbul, 1999, s.17. (6) Millî EgitimBakanlıgı.ılkokul Programı, Ankara, 1995, s.185-186. (7) Sönmez,Veysel. ProgramGelistirmede ÖgretmenElKitabı,PegemYayınları, Ankara, 1994, s.136-137. (8) Vural, Mehmet.ılkögretimOkulu DersProgramları,Yakutiye Yayıncılık,Erzurum 1998, s.100. (9) Sönmez,Veysel. HayatBilgisi Ögretimi ve ÖgretmenKılavuzu, Millî EgitimBakanlıgı Yayınları,ıstanbul, 1999, s.11. (10) Binbasıoglu, Cavit. “HayatBilgisi DersininÖgretimılkeleri”, ÇagdasEgitimDergisi, Sayı:153, 1990, s.24-27. (11) Basaran,ıbrahimEthem. EgitimPsikolojisi:ModernEgitimin PsikolojikTemelleri, Yargıcı Matbaası, Ankara, 1994, s.282-283. (12)Millî EgitimBakanlıgı Yayınları. ılkokul Programı, ıstanbul, 1969, s.40-41. (13) Demirel,Özcan; Yagcı,Esed. Ögretim ılke ve Yöntemleri,Millî EgitimBakanlıgı Yayınları, Ankara, 2001, s.14. (14)Nas, Recep. HayatBilgisi ve SosyalBilgilerÖgretimi,Ezgi Kitap Evi Yayınları, Bursa, 2000, s.136. (15) Bilen,Merevvet. Plândan Uygulamaya Ögretim,Takav Yayıncılık,Ankara, 1993, s.152. (16)Vural,Mehmet. ılkögretimOkulu DersProgramları,Yakutiye Yayıncılık,Erzurum, 1998, s.100. (17) Çilenti,Kamuran. EgitimTeknolojisi ve Ögretim,Kadıoglu Matbaası, Ankara, 1991, s.36.
|
|
[ yukarı ] |